100 Günde Kutsal Kitap'ın Asıl MesajıÖrnek
Kral Süleyman hayatının önemli bir bölümünü Tanrı’nın tapınağının yapılmasına adadı. İnşaatın sürdüğü 20 yıl, hiç de kısa bir dönem değildir. Bu sürede Süleyman, elinden gelenin en iyisini yaptı, en kaliteli malzemeleri getirdi, en iyi ustaları çalıştırdı. Tapınak büyük emeklerle tamamlandıktan sonra bir adama töreni yapıldı. Tanrı’nın Antlaşma Sandığı, olması gereken yere, yani Tapınak’ın En Kutsal Yeri’ne yerleştirildi. Ardından en önemli an geldi ve Rab’bin görkemi Tapınağı doldurdu. Yeri, göğü ve içindeki her şeyi yaratan, her şeye kadir olan, ezeli ve ebedi tek gerçek Tanrı’nın yüceliğinin kendi halkının arasında bulunması ne kadar muhteşem bir olaydır! Kim bilir o gün, Kralın, hizmet eden bütün görevlilerin ve halkın yüreği ne kadar büyük bir heyecan duymuştur!
Kilise tarihinin ilk şehidi olan İstefanos, öldürülmeden hemen önce verdiği tanıklıkta şöyle demişti: “Tanrı'nın beğenisini kazanmış olan Davut, Yakup'un Tanrısı için bir konut yapmaya izin istedi. Oysa Tanrı için bir ev yapan Süleyman oldu. "Ne var ki, en yüce Olan, elle yapılmış konutlarda oturmaz. Peygamberin belirttiği gibi, 'Gök tahtım, Yeryüzü ayaklarımın taburesidir. Benim için nasıl bir ev yapacaksınız? Ya da, neresi dinleneceğim yer? Bütün bunları yapan elim değil mi? diyor Rab.'” (Elç.7:46-48).
Tanrı’nın nihai arzusu, tabii ki insanların eliyle yapılan taş bir konutta değil, insanların aralarında ve yüreklerinde yaşamaktı. İnsanı büyük bir sevgiyle, bütün yaratıklarının içinde başyapıt olarak yaratan Tanrı, günah işleyerek kendisine sırt çevirdiği halde tarih boyunca insanlığı sevmeye devam etti. Büyük bir sabırla gönderdiği peygamberlerin aracılığıyla onları kazanmaya ve kendisine döndürmeye gayret etti. Sünnet, Kutsal Yasa, kurban düzeni, ibadet usulleri hep bu amaca hizmet ediyordu. Amaç günahlı, kirli ve suçlu olan insanlığa yaklaşabilmek ve onların da kendisine yaklaşmasını sağlamaktı. Tanrı, sonsuz sevgisi ile insanlar arasında duran bütün engelleri kaldırmaya razıydı.
İsa Mesih’in çarmıhtaki ölümüyle insanın günahı kaldırıldı, suçları bağışlandı, kirliliği temizlendi. Mesih’i iman yoluyla kabul eden insanlar kurtuluşa, O’nun ölümden dirilişiyle sonsuz yaşama ve göksel mirasa kavuştular. Böylece insan ile Tanrı arasındaki bütün engeller kaldırılmış oldu. Tanrı’nın görkeminin Süleyman’ın Tapınağını doldurması, Pentikost gününde Kutsal Ruh’un imanlıları doldurmasına işaret ediyordu. Asıl amaç taş bir Tapınak’ı doldurmak değil, kendi halkının yüreklerini doldurmaktı. Kutsal Ruh’un gelişiyle Tanrı’nın konutu, elle yapılan binalar değil, insanların bedenleri olmuştur. Tanrı artık kendi halkının arasında ve onların yüreklerinde yaşamaktadır. Levent Kınran
Tanrı’nın Ruh’unun içinizde yaşadığı gerçeği, aldığınız kararları nasıl etkiliyor?
Elçi Pavlus 1. Korintliler 6:19’da imanlılara çok önemli bir soru sorar: “Bedeninizin Tanrı'dan aldığınız ve içinizdeki Kutsal Ruh'un tapınağı olduğunu bilmiyor musunuz? Kendinize ait değilsiniz.” Kutsal Ruh’un sürekli içimizde yaşadığı gerçeğini düşündüğümüzde, hayatımızı nasıl düzenlememiz gerekir?
Kutsal Yazı
Okuma Planı Hakkında
Bu okuma planı Kutsal Kitap’ı baştan sona okurken size Tanrı’nın nihai planını da anlamanızı sağlayacaktır. Her günün okuma parçalarına ait ayetlerin açıklamalarının tamamı Türk Kilisesi’nden çeşitli önder, öğretmen ve saygın kardeşler tarafından o kaleme alındı. Planın içindeki derin düşünme sorularıyla Kutsal Kitap’ı 100 gün içinde okurken onu derin bir şekilde düşünme fırsatını da bulacaksınız.
More
Bu planı sağlayan Kutsal Kitap’ın Esas Mesajı'na teşekkür ederiz. Daha fazla bilgi için lütfen ziyaret edin: https://derindegisim.com/