Eli’yle Samuel

Eli Allah’ın hizmetçilerinin baş hizmetçisiydi. Eli çok yaşlanmıştı. Onun oğulları da Allah’ın evinde hizmet ederlerdi ama çok kötü davranıyorlardı Allah’ın hizmetçisine yakışmayan bir hayatları vardı. Allah’ın ve insanların önünde çok günah işlediler. Eli oğullarını terbiye etmedi.

Samuel daha bir kızandı ama Eli’nin yanında Rab’be hizmet ediyordu. Allah’ın kutsal çadırında uyurdu. Bir gece Rab Samuel’i adıyla çağırdı. Samuel, “Buradayım” diye cevap verdi. Samuel kalkıp Eli’nin yatağına koşup, “Beni çağırdın, işte buradayım” dedi. Ama Eli, “Ben seni çağırmadım, dön yatağına yat” diye ona söyledi. Samuel de yatağına gidip uydu.

Rab yine, “Samuel!” diye adını çağırdı. Samuel kalkıp Eli’ye gitti ve, “İşte, buradayım, beni çağırdın” dedi. Eli, “Seni çağırmadım, oğlum” dedi, “Dön yatağına yat.” Samuel Rab’bi daha tanımıyordu.

Rab yine üçüncü kez Samuel’i çağırdı. Samuel kalkıp Eli’ye gitti. “İşte buradayım, beni çağırdın” dedi. O zaman Eli genç Samuel’i Rab çağırdığını anladı. Bunun üzerine Samuel’e, “Git yat” dedi, “Seni yine çağırırsa , ‘Konuş, ya Rab, kulun dinliyor’ dersin.” Samuel gidip yerine yattı.

Rab gelip orada durdu ve önceki gibi, “Samuel, Samuel!” diye çağırdı. Samuel, “Konuş, kulun dinliyor” diye cevap verdi. Rab ona Eli ve oğulları hakkında hayatlarında ne olacak diye söyledi. Ondan sonra Samuel Rab için peygamber oldu ve Rab’bin sözünü İsraillilere öğretti.

Samuel tüm hayat boyunca Rab için yaşadı. Bu meselede Samuel ilk defa Rab’bin sesini duyuyordu. Sesi duyunca hemen Rab’be hizmet etmeye hazırdı. Samuel bizim için güzel bir örnektir. Biz de Allah’ın sözünü duyunca Samuel gibi hemen Rab’be hizmet etmeye hazır olalım.