Tehlikeli DualarÖrnek

Senin İsteğin Olsun 

Tanrı'yı ​​harekete geçiren dualar uzun, gürültülü ve gösterişli yerine basit, gerçek ve içten olanlardır. Ancak basit, güvenli ile aynı şey değildir. Bunu yazmaya mecbur kalmamın nedeni bu. Dua hayatımda yaptığım en büyük hata, dualarımın bu kadar etkisiz olmasının nedeni, aşırı güvenli dua etmemdi. Tanrı ile rahat bir bölgedeydim. Yanmıyordum, üşümüyordum da. Dualarım ılıktı. Ancak güvenli, ılık dualar bizi Tanrı'ya yaklaştırmaz veya bu dünyaya sevgisini göstermemize yardımcı olmaz.

Dualar doğası gereği tehlikelidir. Dua hakkındaki bu fikir, çarmıhta hayatını vermesinden kısa bir süre önce Getsemani bahçesinde Babası'yla konuşan İsa hakkında okurken aklıma geldi. İleride ne olacağını bildiği halde İsa, Tanrı'ya başka bir yol olup olmadığını sordu. Sonra İsa, sıradan bir öğrenci veya Kutsal Kitap'taki bir kişi değil, Tanrı Oğlu İ-S-A savunmasız ve tehlikeli bir teslimiyet duası etti: "Yine de benim değil, senin istediğin olsun" (Luka 22:42).

İsa bizden kendisinin yapmayacağı bir şeyi yapmamızı asla istemez. Bizi rahat bir hayata değil, iman dolu bir hayata çağırıyor. Tanrı Oğlu, daha güvenli, daha kolay, stressiz bir yaşam tarzı için O'na gelmek yerine, başkalarını kendimizden daha fazla sevme riskini almamız için bize meydan okuyor. Günlük arzularımızı şımartmak yerine, bizi sonsuz bir şey için onları inkar etmeye çağırıyor. İsteğimize göre yaşamak yerine, her gün çarmıhımızı yüklenip O'nun örneğini takip etmemizi bize söylüyor.

Üzülüyorum, çünkü pek çok insan için dua, dünyada problemsiz, stressiz ve ağrısız bir yaşam şansı için bir piyango bileti satın almaya benziyor. Diğerleri için dua, en sevilen şarkı sözlerini veya çocukluk döneminden sevilen bir çocuk şiirini okumak gibi yalnızca duygusal bir rutin. Diğerleri ise sadece dua etmezlerse kendilerini daha da suçlu hissettikleri için dua ediyorlar. 

Ancak bu duaların hiçbiri İsa'nın bize vermeye geldiği hayatı yansıtmıyor. 

Bunun yerine, bizi, O'nu takip etmek için her şeyi bırakmaya çağırdı.

İsa sadece başkalarına kendi isteklerini geride bırakmaları için meydan okumadı. O da tehlikeli bir iman yaşamı sürdü. Cüzamlılara dokundu. Fahişelere lütuf gösterdi. Tehlike karşısında cesurca durdu. Sonra bize O'nun yaptıklarını ve daha fazlasını yapabileceğimizi söyledi.

İşte bu yüzden sadece Tanrı'dan yiyeceklerimizi kutsamasını veya "bugün bizimle birlikte olmasını" istemeye razı olamayız.

KK'ta bize "Tanrı'nın lütuf tahtına cesaretle yaklaşalım" (İbr. 4:16a) dendi. Çekingen biçimde yaklaşmak ya da garip hissetmek zorunda değiliz—O'nun önüne güvenle, emin adımlarla ve cesaretle gelebiliriz. Bu şekilde dua ettiğimizde, "... yardım gereksindiğimizde merhamet görelim ve lütuf bulalım" diyor (İbr. 4:16b).

Dualarınız önemlidir.

Nasıl dua ettiğiniz önemlidir.

Dua ettiğiniz şey önemlidir.

Dualarınız. Tanrı'yı. Harekete Geçirir.