1.SAMUEL 6:1-13

1.SAMUEL 6:1-13 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

RAB'bin Sandığı Filist ülkesinde yedi ay kaldıktan sonra, Filistliler kâhinlerle falcıları çağırtıp, “RAB'bin Sandığı'nı ne yapalım? Onu nasıl yerine göndereceğimizi bize bildirin” dediler. Kâhinlerle falcılar, “İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı geri gönderecekseniz, boş göndermeyin” diye yanıtladılar, “O'na bir suç sunusu sunmalısınız. O zaman iyileşecek ve O'nun sizi neden sürekli cezalandırdığını anlayacaksınız.” Filistliler, “Ona suç sunusu olarak ne göndermeliyiz?” diye sordular. Kâhinlerle falcılar, “Suç sununuz Filist beylerinin sayısına göre beş altın ur ve beş altın fare olsun” diye yanıtladılar, “Çünkü aynı bela hepinizin de, beylerinizin de üzerindedir. Onun için, urların ve ülkeyi yıkan farelerin benzerlerini yapın. Böylelikle İsrail'in Tanrısı'nı onurlandırın. Belki sizin, ilahlarınızın ve ülkenizin üzerindeki cezayı hafifletir. Neden Mısırlılar'ın ve firavunun yaptığı gibi inat ediyorsunuz? Tanrı Mısırlılar'ı alaya aldıktan sonra, İsrail halkının Mısır'dan çıkması için onları serbest bırakmadılar mı? “Şimdi yeni bir arabayla boyunduruk vurulmamış, süt veren iki inek hazırlayın. İnekleri arabaya koşun; buzağılarını artlarından ayırıp ahıra götürün. RAB'bin Sandığı'nı alıp arabaya koyun; suç sunusu olarak O'na göndereceğiniz altın eşyaları da bir kutuya koyup yanına yerleştirin. Sonra bırakın arabayı yoluna gitsin. Ama ardından gözetleyin. Eğer kendi ülkesine, Beytşemeş'e giden yoldan ilerlerse, demek ki, üzerimize bu büyük yıkımı getiren O'dur. Yoksa bu yıkımın O'ndan gelmediğini, bize bir rastlantı olduğunu anlayacağız.” Adamlar denileni yaptılar. Süt veren iki inek getirip arabaya koştular, buzağılarını da ahıra kapadılar. İçinde farelerle urların altın benzerlerinin bulunduğu kutuyu RAB'bin Sandığı'yla birlikte arabaya koydular. İnekler dosdoğru Beytşemeş yolundan gittiler. Sağa sola sapmadan, böğüre böğüre ana yoldan ilerlediler. Filist beyleri onları Beytşemeş sınırına dek izledi. O sırada Beytşemeşliler vadide buğday biçiyorlardı. Gözlerini kaldırıp sandığı görünce sevindiler.

1.SAMUEL 6:1-13 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

V E RABBİN sandığı yedi ay Filistîler diyarında kaldı. Ve Filistîler kâhinleri ve bakıcıları çağırıp dediler: RABBİN sandığını ne yapalım? Onu yerine ne ile göndereceğimizi bize bildirin. Ve onlar dediler: Eğer İsrail Allahının sandığını gönderecekseniz, onu boş göndermeyin; fakat ona mutlaka bir günah takdimesi ödeyin; o zaman sağalacaksınız, ve onun eli niçin sizden çekilmediği size bildirilecektir. Ve dediler: Ona ödiyeceğiniz günah takdimesi ne olacak? Ve onlar dediler: Filistîlerin beylerinin sayısına göre beş altın ur, ve beş altın fare olacak; çünkü hepinizin ve beylerinizin üzerinde olan belâ birdir. Bundan dolayı urlarınızın suretlerini, ve diyarı bozan farelerinizin suretlerini yapacaksınız; ve İsrailin Allahına izzet vereceksiniz; belki üzerinizden, ilâhlarınızın üzerinden, ve diyarınız üzerinden elini hafifletecektir. Ve Mısırlılarla Firavun yüreklerini katılaştırdıkları gibi siz de yüreklerinizi niçin katılaştırıyorsunuz? Kendi aralarında şaşılacak şeyler yaptıktan sonra onlar kavmı salıvermediler mi? ve onlar gittiler. Ve şimdi, bir yeni araba ile boyunduruk vurulmamış emzikli iki inek alıp hazırlayın; ve inekleri arabaya koşun, ve yavrularını artlarından ayırıp eve götürün; ve RABBİN sandığını alıp arabanın üzerine koyun; ve günah takdimesi olarak ona ödiyeceğiniz altın şeyleri küçük bir sandık içinde onun yanına koyun; ve onu salıverin gitsin. Ve bakın; eğer o kendi sınırının yolundan Beyt-şemeşe çıkarsa, bize bu büyük kötülüğü yapan RABDİR; ve yoksa o zaman bizi vuran onun eli olmadığını bileceğiz; bu şey bize rast gele olmuştur. Ve adamlar böyle yaptılar, ve emzikli iki inek aldılar, ve onları arabaya koşup yavrularını evde kapadılar; ve RABBİN sandığını, ve altın fareler ve urların suretleri ile küçük sandığı arabaya koydular. Ve inekler doğrudan doğruya Beyt-şemeş yolundan gittiler; ve sağa sola sapmıyarak büyük yoldan böğüre böğüre gittiler; ve Filistîlerin beyleri Beyt-şemeş sınırına kadar onların ardından yürüdüler. Ve Beyt-şemeşliler derede buğday biçiyorlardı; ve gözlerini kaldırıp sandığı gördüler, ve gördüklerinden dolayı sevindiler.

1.SAMUEL 6:1-13 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

RAB'bin Sandığı Filist ülkesinde yedi ay kaldıktan sonra, Filistliler kâhinlerle falcıları çağırtıp, “RAB'bin Sandığı'nı ne yapalım? Onu nasıl yerine göndereceğimizi bize bildirin” dediler. Kâhinlerle falcılar, “İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı geri gönderecekseniz, boş göndermeyin” diye yanıtladılar, “O'na bir suç sunusu sunmalısınız. O zaman iyileşecek ve O'nun sizi neden sürekli cezalandırdığını anlayacaksınız.” Filistliler, “Ona suç sunusu olarak ne göndermeliyiz?” diye sordular. Kâhinlerle falcılar, “Suç sununuz Filist beylerinin sayısına göre beş altın ur ve beş altın fare olsun” diye yanıtladılar, “Çünkü aynı bela hepinizin de, beylerinizin de üzerindedir. Onun için, urların ve ülkeyi yıkan farelerin benzerlerini yapın. Böylelikle İsrail'in Tanrısı'nı onurlandırın. Belki sizin, ilahlarınızın ve ülkenizin üzerindeki cezayı hafifletir. Neden Mısırlılar'ın ve firavunun yaptığı gibi inat ediyorsunuz? Tanrı Mısırlılar'ı alaya aldıktan sonra, İsrail halkının Mısır'dan çıkması için onları serbest bırakmadılar mı? “Şimdi yeni bir arabayla boyunduruk vurulmamış, süt veren iki inek hazırlayın. İnekleri arabaya koşun; buzağılarını artlarından ayırıp ahıra götürün. RAB'bin Sandığı'nı alıp arabaya koyun; suç sunusu olarak O'na göndereceğiniz altın eşyaları da bir kutuya koyup yanına yerleştirin. Sonra bırakın arabayı yoluna gitsin. Ama ardından gözetleyin. Eğer kendi ülkesine, Beytşemeş'e giden yoldan ilerlerse, demek ki, üzerimize bu büyük yıkımı getiren O'dur. Yoksa bu yıkımın O'ndan gelmediğini, bize bir rastlantı olduğunu anlayacağız.” Adamlar denileni yaptılar. Süt veren iki inek getirip arabaya koştular, buzağılarını da ahıra kapadılar. İçinde farelerle urların altın benzerlerinin bulunduğu kutuyu RAB'bin Sandığı'yla birlikte arabaya koydular. İnekler dosdoğru Beytşemeş yolundan gittiler. Sağa sola sapmadan, böğüre böğüre ana yoldan ilerlediler. Filist beyleri onları Beytşemeş sınırına dek izledi. O sırada Beytşemeşliler vadide buğday biçiyorlardı. Gözlerini kaldırıp sandığı görünce sevindiler.