MATTA 27:27-44
MATTA 27:27-44 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Sonra valinin askerleri İsa'yı vali konağına götürüp bütün taburu başına topladılar. O'nu soyup üzerine kırmızı bir kaftan geçirdiler. Dikenlerden bir taç örüp başına koydular, sağ eline de bir kamış tutturdular. Önünde diz çöküp, “Selam, ey Yahudiler'in Kralı!” diyerek O'nunla alay ettiler. Üzerine tükürdüler, kamışı alıp başına vurdular. O'nunla böyle alay ettikten sonra kaftanı üzerinden çıkarıp kendi giysilerini giydirdiler ve çarmıha germeye götürdüler. Dışarı çıktıklarında Simun adında Kireneli bir adama rastladılar. İsa'nın çarmıhını ona zorla taşıttılar. Golgota, yani Kafatası denilen yere vardıklarında içmesi için İsa'ya ödle karışık şarap verdiler. İsa bunu tadınca içmek istemedi. Askerler O'nu çarmıha gerdikten sonra kura çekerek giysilerini aralarında paylaştılar. Sonra oturup yanında nöbet tuttular. Başının üzerine, BU, YAHUDİLER'İN KRALI İSA'DIR diye yazan bir suç yaftası astılar. İsa'yla birlikte, biri sağında öbürü solunda olmak üzere iki haydut da çarmıha gerildi. Oradan geçenler başlarını sallayıp İsa'ya sövüyor, “Hani sen tapınağı yıkıp üç günde yeniden kuracaktın? Haydi, kurtar kendini! Tanrı'nın Oğlu'ysan çarmıhtan in!” diyorlardı. Başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler de aynı şekilde O'nunla alay ederek, “Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor” diyorlardı. “İsrail'in Kralı imiş! Şimdi çarmıhtan aşağı insin de O'na iman edelim. Tanrı'ya güveniyordu; Tanrı O'nu seviyorsa, kurtarsın bakalım! Çünkü, ‘Ben Tanrı'nın Oğlu'yum’ demişti.” İsa'yla birlikte çarmıha gerilen haydutlar da O'na aynı şekilde hakaret ettiler.
MATTA 27:27-44 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
O vakit, valinin askeri İsayı saraya aldılar, ve bütün taburu başına topladılar. Onu soyup üzerine kırmızı bir kaftan giydirdiler. Ve dikenlerden bir taç örüp başına koydular, ve sağ eline de bir kamış verdiler, önünde diz çöküp: Selâm, ey Yahudilerin Kıralı! diye kendisile eğlendiler. Üzerine tükürdüler, kamışı alıp başına vurdular. Ve onunla eğlendikten sonra, kaftanı üzerinden çıkarıp kendi esvabını ona giydirdiler; ve onu haça germeğe götürdüler. Ve dışarı çıkarken, Simun adlı Kirineli bir adam buldular, İsanın haçını taşısın diye onu angaryacı ettiler. Golgota, yani Kafa kemiği denilen yere geldikleri zaman, içsin diye kendisine ödle karışık şarap verdiler. İsa onu tadınca içmek istemedi. Onu haça gerdikten sonra, esvabını, kura çekerek aralarında paylaştılar. Ve oturup onu orada beklediler. Ve: YAHUDİLERİN KIRALI İSA BUDUR, diye başı üzerine cürüm yaftası koydular. O zaman onunla beraber iki haydut, biri sağında ve biri solunda olarak, haça gerildi. Ve geçenler: Sen ki, mabedi yıkar ve üç günde yaparsın, kendini kurtar; eğer Allahın Oğlu isen, haçtan in, diye başlarını sallıyıp ona sövüyorlardı. Başkâhinler de, yazıcılar ve ihtiyarlarla beraber, onunla öylece eğlenerek dediler: Başkalarını kurtardı, kendisini kurtaramıyor. İsrailin Kıralıdır; şimdi haçtan insin, ona iman ederiz. Allaha güveniyor; eğer Allah onu istiyorsa, şimdi kurtarsın; çünkü o: Ben Allahın Oğluyum, dedi. Ve onunla beraber haça gerilmiş olan haydutlar da ona ayni sitemi ettiler.
MATTA 27:27-44 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Bunun üzerine, valinin buyruğundaki askerler İsa'yı vali konağına götürdüler ve tüm taburu çevresine topladılar. Kendisini soyup üstüne al bir kaftan attılar, başına da dikenlerden ördükleri bir taç taktılar. Sağ eline bir kamış tutuşturdular. Önünde diz çökerek, “Selam, ey Yahudiler'in Kralı!” diye alay ediyorlardı. O'na tükürdüler, elindeki kamışı alıp başına vurdular. Alay ettikten sonra kaftanı üstünden çıkardılar. O'na kendi giysilerini giydirip çarmıha germeye götürdüler. Dışarıya çıkarlarken Simun adında Kireneli bir adam gördüler. İsa'nın haçını taşısın diye onu zorladılar. Golgota, yani Kafatası denen yere varınca, 'içmesi için O'na ödle' karışık 'şarap verdiler'. Bunu tadınca içmek istemedi. İsa'yı çarmıha gerdikten sonra 'kura çekerek giysilerini aralarında paylaştılar' ve orada oturup nöbet tuttular. Suçuna ilişkin bir yazı yazarak başının üstüne astılar: BU, YAHUDİLER'İN KRALI İSA'DIR! O'nunla birlikte biri sağında, öbürü solunda olmak üzere iki eşkıya da çarmıha gerildi. Oradan geçenler 'başlarını sallayarak' İsa'yı aşağılıyorlardı. “Hani sen, tapınağı yıkıp üç gün içinde yeniden kuracaktın! Eğer Tanrı'nın Oğlu'ysan, çarmıhtan aşağı inip de kendini kurtarsana!” Başkâhinler, dinsel yorumcular ve ileri gelenler de alaylı alaylı konuşarak, “Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor!” diyorlardı, “Bu mu İsrail'in Kralı? Şimdi çarmıhtan aşağı insin de O'na inanalım. ‘Tanrı'ya güvendi. Tanrı'nın O'nunla ilgisi varsa şimdi O'nu kurtarsın.’ Çünkü, ‘Ben Tanrı'nın Oğlu'yum’ diyordu.” İsa'yla birlikte çarmıha gerilen eşkıyalar da aynı biçimde O'nu aşağılıyorlardı.