MATTA 24:1-51

MATTA 24:1-51 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

İsa tapınaktan çıkıp giderken, öğrencileri, tapınağın binalarını O'na göstermek için yanına geldiler. İsa onlara, “Bütün bunları görüyor musunuz?” dedi. “Size doğrusunu söyleyeyim, burada taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!” İsa, Zeytin Dağı'nda otururken öğrencileri yalnız olarak yanına geldiler. “Söyle bize” dediler, “Bu dediklerin ne zaman olacak, senin gelişini ve çağın bitimini gösteren belirti ne olacak?” İsa onlara şu karşılığı verdi: “Sakın kimse sizi saptırmasın! Birçokları, ‘Mesih benim’ diyerek benim adımla gelip birçok kişiyi aldatacaklar. Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyacaksınız. Sakın korkmayın! Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir. Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. Bütün bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır. “O zaman sizi sıkıntıya sokacak, öldürecekler. Benim adımdan ötürü bütün uluslar sizden nefret edecek. O zaman birçok kişi imandan sapacak, birbirlerini ele verecek ve birbirlerinden nefret edecekler. Birçok sahte peygamber türeyecek ve bunlar birçok kişiyi saptıracak. Kötülüklerin çoğalmasından ötürü birçoklarının sevgisi soğuyacak. Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır. Göksel egemenliğin bu Müjdesi bütün uluslara tanıklık olmak üzere dünyanın her yerinde duyurulacak. İşte o zaman son gelecektir. “Peygamber Daniel'in sözünü ettiği yıkıcı iğrenç şeyin kutsal yerde dikildiğini gördüğünüz zaman –okuyan anlasın– Yahudiye'de bulunanlar dağlara kaçsın. Damda olan, evindeki eşyalarını almak için aşağı inmesin. Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin. O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline! Dua edin ki, kaçışınız kışa ya da Şabat Günü'ne rastlamasın. Çünkü o günlerde öyle korkunç bir sıkıntı olacak ki, dünyanın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır. O günler kısaltılmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama seçilmiş olanlar uğruna o günler kısaltılacak. Eğer o zaman biri size, ‘İşte Mesih burada’, ya da ‘İşte şurada’ derse, inanmayın. Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar büyük belirtiler ve harikalar yapacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse, seçilmiş olanları bile saptıracaklar. İşte size önceden söylüyorum. “Bunun için size, ‘İşte Mesih çölde’ derlerse gitmeyin. ‘Bakın, iç odalarda’ derlerse inanmayın. Çünkü İnsanoğlu'nun gelişi, doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşek gibi olacaktır. “Leş neredeyse, akbabalar oraya üşüşecek. “O günlerin sıkıntısından hemen sonra, ‘Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.’ “O zaman İnsanoğlu'nun belirtisi gökte görünecek. Yeryüzündeki bütün halklar ağlayıp dövünecek, İnsanoğlu'nun gökteki bulutlar üzerinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler. Kendisi güçlü bir borazan sesiyle meleklerini gönderecek. Melekler O'nun seçtiklerini göğün bir ucundan öbür ucuna dek, dünyanın dört bucağından toplayacaklar. “İncir ağacından ders alın! Dalları filizlenip yaprakları sürünce, yaz mevsiminin yakın olduğunu anlarsınız. Aynı şekilde, bütün bunların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki, İnsanoğlu yakındır, kapıdadır. Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kuşak ortadan kalkmayacak. Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.” “O günü ve saati, ne gökteki melekler, ne de Oğul bilir; Baba'dan başka kimse bilmez. Nuh'un günlerinde nasıl olduysa, İnsanoğlu'nun gelişinde de öyle olacak. Nuh'un gemiye bindiği güne dek, tufandan önceki günlerde insanlar yiyip içiyor, evlenip evlendiriliyorlardı. Tufan gelinceye, hepsini süpürüp götürünceye dek başlarına geleceklerden habersizdiler. İnsanoğlu'nun gelişi de öyle olacak. O gün tarlada bulunan iki kişiden biri alınacak, biri bırakılacak. Değirmende buğday öğüten iki kadından biri alınacak, biri bırakılacak. “Bunun için uyanık kalın. Çünkü Rabbiniz'in geleceği günü bilemezsiniz. Ama şunu bilin ki, ev sahibi, hırsızın gece hangi saatte geleceğini bilse, uyanık kalır, evinin soyulmasına fırsat vermez. Bunun için siz de hazır olun! Çünkü İnsanoğlu beklemediğiniz saatte gelecektir. “Efendinin, hizmetkârlarına vaktinde yiyecek vermek için başlarına atadığı güvenilir ve akıllı köle kimdir? Efendisi eve döndüğünde işinin başında bulacağı o köleye ne mutlu! Size doğrusunu söyleyeyim, efendisi onu bütün malının üzerinde yetkili kılacak. Ama o köle kötü olur da içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der ve öteki köleleri dövmeye başlarsa, sarhoşlarla birlikte yiyip içerse, efendisi, onun beklemediği günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp ikiyüzlülerle bir tutacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”

MATTA 24:1-51 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

V E İsa mabetten çıkıp giderken, mabedin binalarını kendisine göstermek için şakirtleri yanına geldiler. İsa da onlara cevap verip dedi: Bütün bu şeyleri görmiyor musunuz? Doğrusu size derim: Burada taş üstünde yıkılmadık taş bırakılmıyacak. İsa Zeytinlik dağı üzerinde otururken, şakirtleri ayrıca gelip ona dediler: Bize söyle, bu şeyler ne zaman olacak, ve senin gelişine ve dünyanın sonuna alâmet ne olacak? İsa cevap verip onlara dedi: Sakın kimse sizi saptırmasın. Çünkü bir çokları: Mesih benim, diye benim ismimle gelip bir çoklarını saptıracaklar. Siz cenkler ve cenk sözleri işiteceksiniz. Sakın, sıkılmayın; çünkü bunların vaki olması gerektir; fakat daha sonu değildir. Çünkü millet millete karşı, ülke ülkeye karşı kalkacaktır; yer yer kıtlıklar, zelzeleler olacak. Ve bütün bu şeyler ağrıların başlangıcıdır. O zaman sizi sıkıntıya koyacaklar, ve öldürecekler; ve benim ismimden ötürü bütün milletler sizden nefret edecekler. Ve o zaman bir çokları sürçüp birbirini ele verecekler, ve birbirlerinden nefret edecekler. Ve bir çok yalancı peygamberler kalkıp bir çoklarını saptıracaklar. Ve fesat çoğalacağından ötürü, bir çokların sevgisi soğuyacak. Ancak sona kadar dayanan, kurtulacak odur. Ve melekûtun bu incili, milletlerin hepsine şehadet olmak üzre, bütün dünyada vâzedilecektir; ve son o zaman gelecektir. İmdi Daniel peygamber vasıtası ile söylenmiş olan harap edici mekruh şeyin mukaddes yerde dikildiğini gördüğünüz zaman (okuyan anlasın), Yahudiyede olanlar o vakit dağlara kaçsınlar; damda olan evinden eşya almağa inmesin; ve tarlada olan da abasını almak için geri dönmesin. Fakat o günlerde gebe ve emzikli olanların vay başına! Dua edin ki, kaçışınız kışta veya bir Sebt gününde olmasın. Çünkü o zaman büyük sıkıntı olacaktır ki, dünyanın başlangıcından şimdiye kadar olmamıştır, ve hiç olmıyacaktır. O günler kısaltılmamış olsaydı, hiç bir adam kurtulmazdı; fakat seçilmiş olanlar uğrunda o günler kısaltılacaktır. O zaman eğer bir kimse size: İşte, Mesih burada, yahut: Şurada, derse, inanmayın. Çünkü yalancı Mesihler ve yalancı peygamberler kalkıp büyük alâmetler ve hârikalar yapacaklar, şöyle ki, mümkünse seçilmiş olanları bile saptıracaklar. İşte, size önceden söyledim. Eğer size: İşte, çöldedir, deseler de, çıkmayın: İşte, iç odalardadır, deseler de, inanmayın. Çünkü şimşeğin şarkta çıkıp garpta dahi görüldüğü gibi, İnsanoğlunun gelişi de böyle olacaktır. Leş nerede ise, kartallar orada toplanacaklar. Fakat o günlerin sıkıntısından hemen sonra, güneş kararacak, ay ışığını vermiyecek, yıldızlar gökten düşecekler, ve göklerin kudretleri sarsılacak; o zaman İnsanoğlunun alâmeti gökte görünecek; o zaman yeryüzünün bütün sıptları dövünecekler, ve İnsanoğlunun gökün bulutları üzerinde kudretle ve büyük izzetle geldiğini görecekler. Ve meleklerini büyük sesli boru ile gönderecek, ve melekler, göklerin bir ucundan öteki ucuna kadar, onun seçtiklerini dört yelden toplıyacaklar. İmdi, incir ağacından mesel öğrenin: Dalı yumuşayıp yapraklarını sürdüğü zaman, bilirsiniz ki yaz yakındır. Böylece siz de bütün bu şeyleri görünce, bilin ki o yakındır, kapılardadır. Doğrusu size derim: Bütün bu şeyler oluncıya kadar, bu nesil geçmiyecektir. Gök ve yer geçecek, fakat benim sözlerim geçmiyecektir. Fakat o gün ve saat hakkında ne göklerin melekleri, ne de Oğul, yalnız Babadan başka kimse bir şey bilmez. Nuhun günleri nasıl idi ise, İnsanoğlunun gelişi de öyle olacaktır. Çünkü Nuhun gemiye girdiği güne kadar, tufandan evelki günlerde, insanlar yerler, içerler, evlenirler, ve kocaya varırlardı; ve tufan gelip hepsini alıncıya kadar nasıl bilmedilerse, İnsanoğlunun gelişi de öyle olacaktır. O zaman iki kişi tarlada olacak; biri alınacak, biri bırakılacak. Değirmen çeken iki kadın olacak; biri alınacak, biri bırakılacak. İmdi, uyanık olun; çünkü Rabbinizin hangi gün geleceğini bilmezsiniz. Fakat şunu bilin ki, eğer ev sahibi hırsızın hangi nöbette geleceğini bilse idi, uyanık durup evini deldirmeğe bırakmazdı. Bunun için siz de hazır olun; zira sanmadığınız saatte İnsanoğlu gelir. Öyle ise, onlara yiyeceği vaktinde vermek için, efendisinin kendi ev halkı üzerine koymuş olduğu sadık ve akıllı hizmetçi kimdir? O hizmetçiye ne mutlu ki, efendisi geldiği zaman onu böyle yapmakta bulacaktır. Doğrusu size derim: Efendi bütün malları üzerine onu koyacaktır. Fakat eğer o kötü hizmetçi yüreğinden: Efendim gecikiyor, der; kapı yoldaşlarını dövmeğe, ve sarhoşlarla beraber yiyip içmeğe başlarsa, o hizmetçinin efendisi beklemediği bir günde ve bilmediği bir saatte gelecek, ve onu iki parça edecek, ve onun payını ikiyüzlüler ile verecektir; orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacak.

MATTA 24:1-51 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

İsa tapınaktan çıkıp giderken, öğrencileri dikkatini tapınağın yapılarına çekmek için kendisine yaklaştılar. İsa onlara şöyle dedi: “Bunların tümünü görüyor musunuz? Doğrusu size derim ki, burada taş üstünde taş kalmayacak. Yıkılmadık bir şey bırakılmayacak.” İsa Zeytinlik Dağı'nda otururken, öğrencileri özel olarak O'na yaklaşıp, “Bizlere açıkla” dediler, “Bu olaylar ne zaman olacak? Gelişini ve çağın sona erdiğini gösteren belirti ne olacak?” İsa şöyle yanıtladı: “Dikkat edin, kimse sizi kandırmasın. Çünkü birçokları adımla gelip, ‘Ben Mesih'im’ diyerek nicelerini kandıracaklar. Savaş sesleri, savaş söylentileri duyacaksınız. Sakın dehşete kapılmayasınız. Bu olayların olması gereklidir, ama daha son gelmemiştir. Çünkü ‘ulus ulusa, krallık krallığa karşı ayaklanacak.’ Çeşitli yerlerde kıtlıklar görülecek, depremler olacak. Bunların tümü sancıların başlangıcıdır. “Bunun üzerine acı çektirmek için sizi ele verecekler ve öldürecekler. Adıma bağlılığınız yüzünden tüm uluslar sizden nefret edecek. ‘Birçokları suç işlemeye sürüklenecek.’ Kişi kişiyi ele verecek, birbirlerinden nefret edecekler. Birçok yalancı peygamber ortaya çıkacak. Bunlar nicelerini kandıracak. Kötülüğün çoğalmasıyla birçok insanın sevgisi soğuyacak. Ama kim sonuna dek katlanırsa o kurtulacaktır. “Hükümranlığın bu Sevindirici Haberi dünyanın her köşesinde tanıklıkta bulunmak için tüm uluslara yayılacak. İşte o zaman son gelecektir.” “Daniel Peygamber'in sözünü ettiği, ‘yıkıcılık getiren iğrenç şeyi kutsal yerde’ gördüğünüzde –okuyucu bunu anlasın– Yahudiye ülkesinde bulunanlar dağlara kaçsın. Damda duran, aşağı inip evinden bir şey almaya kalkışmasın. Tarladaki de giysisini almak için geri dönmesin. O günlerde çocuk bekleyenlere, emziklilere ne yazık! Dua edin ki, kaçışınız kış dönemine, ya da Şabat Günü'ne rastlamasın. Çünkü bu dönemde, ‘dünyanın oluşundan bu yana hiçbir zaman olmamış’ ve bir daha olmayacak korkunç acı gelecektir. Eğer o günler kısaltılmış olmasaydı, hiç bir canlı varlık kurtulamazdı. Ama seçilmişler yararına o günler kısaltılacaktır. O zaman eğer biri size, ‘Bak, Mesih burada’ ya da, ‘Bak, şurada’ diyecek olursa inanmayın. Çünkü yalancı mesihler ve ‘yalancı peygamberler’ türeyecek. Bunlar önemli ‘belirtiler gösterecek ve göz kamaştırıcı işler yapacak.’ Öyle ki, olanağı bulunsa seçilmişleri bile kandırırlardı. Bakın, sizlere önceden söylüyorum. “Bu nedenle size, ‘İşte, O çöldedir’ derlerse oraya gitmeyin. Ya da, ‘İşte, O iç odalardadır’ derlerse inanmayın. Çünkü şimşek doğuda parlayıp batıya kadar yöreyi nasıl aydınlatırsa, İnsanoğlu'nun gelişi de tıpkı bunun gibi olacaktır. “Leş neredeyse akbabalar da orada toplanacak.” “O acılı günlerin hemen ardından “ ‘Güneş kararacak. Ay ışığını vermez olacak, Yıldızlar gökyüzünden düşecek, Göksel güçler sarsılacak.’ “Bunun üzerine, gökte İnsanoğlu'nun belirtisi görünecek. O zaman, “ ‘Yeryüzünün tüm ırkları dövünecekler. İnsanoğlu'nun güç ve görkemle Göğün bulutlarında geldiğini görecekler.’ “Meleklerini ‘yüksek boru sesiyle’ salacak. Melekler seçilmişlerini ‘yedi iklim dört bucaktan, göğün bir ucundan öbür ucuna dek toplayacaklar.’ ” “İncir ağacından ders alın: Dalı filizlenmeye yüz tutunuca, yaprakları yeşerince, yazın yakın olduğunu bilirsiniz. Bunun gibi, bu gelişmeleri gördüğünüzde de O'nun yakında, kapılarda olduğunu bilesiniz. Doğrusu size derim ki, bu olayların tümü yerine gelinceye dek bu soy kaybolmayacaktır. Yer ve gök ortadan kalkacak, ama sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.” “O güne ve saate ilişkin hiç kimsenin bilgisi yoktur: Ne göğün meleklerinin, ne de Oğul'un. Yalnız Baba bilir. Nuh'un günlerinde nasıl olmuşsa, İnsanoğlu'nun gelişi de öyle olacak. Çünkü tufandan önceki o günlerde olduğu gibi, ‘Nuh'un gemiye bindiği’ güne dek insanlar yiyip içiyor, evlenip evlendiriliyordu. Tufan gelip de hepsini birden silip götürene dek bilgisizdiler. İnsanoğlu'nun gelişi de öyle olacak. O vakit tarlada iki kişi bulunacak; biri alınacak, öbürü bırakılacak. Değirmende buğday öğüten iki kadın olacak; biri alınacak, öbürü bırakılacak. “Bu nedenle uyanık olun. Çünkü Rabbiniz'in ne gün geleceğini bilmezsiniz. Ama şunu bilmeniz gerekir: Ev sahibi hırsızın ne zaman geleceğini bilseydi, uyanık durur, evinin soyulmasına olanak bırakmazdı. “Bu nedenle sizler de hazır olun. Çünkü İnsanoğlu hiç beklemediğiniz bir saatte gelecektir.” “Güvenilir ve akıllı köle kimdir? Ev sahibinin, ev halkına vaktinde yiyecek sağlaması için atadığı köle. Efendisi geldiğinde atandığı görevi yerine getirmekte olan köleye ne mutlu! Doğrusu, size derim ki, efendisi ona tüm malları üzerinde sorumluluk verecektir. “Ama kötü köle içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der, öteki köleleri tartaklamaya başlayarak sarhoşlarla birlikte yemeye içmeye koyulursa, efendisi hiç beklemediği bir gün ve ummadığı bir saatte çıkagelecek. Onu parça parça edecek, ikiyüzlülerin gideceği yere atacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacak.”

YouVersion, deneyiminizi kişiselleştirmek için tanımlama bilgileri kullanır. Web sitemizi kullanarak, Gizlilik Politikamızda açıklandığı şekilde çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz