LUKA 22:24-38

LUKA 22:24-38 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Ayrıca aralarında hangisinin en üstün sayılacağı konusunda bir çekişme oldu. İsa onlara, “Ulusların kralları, kendi uluslarına egemen kesilirler. İleri gelenleri de kendilerine iyiliksever unvanını yakıştırırlar” dedi. “Ama siz böyle olmayacaksınız. Aranızda en büyük olan, en küçük gibi olsun; yöneten, hizmet eden gibi olsun. Hangisi daha büyük, sofrada oturan mı, hizmet eden mi? Sofrada oturan değil mi? Oysa ben aranızda hizmet eden biri gibi oldum. Denendiğim zamanlar benimle birlikte dayanmış olanlar sizlersiniz. Babam bana nasıl bir egemenlik verdiyse, ben de size bir egemenlik veriyorum. Öyle ki, egemenliğimde benim soframda yiyip içesiniz ve tahtta oturarak İsrail'in on iki oymağını yargılayasınız. “Simun, Simun, Şeytan sizleri buğday gibi kalburdan geçirmek için izin almıştır. Ama ben, imanını yitirmeyesin diye senin için dua ettim. Geri döndüğün zaman kardeşlerini güçlendir.” Simun İsa'ya, “Ya Rab, ben seninle birlikte zindana da, ölüme de gitmeye hazırım” dedi. İsa, “Sana şunu söyleyeyim, Petrus, bu gece horoz ötmeden beni tanıdığını üç kez inkâr edeceksin” dedi. Sonra İsa onlara, “Ben sizi kesesiz, torbasız ve çarıksız gönderdiğim zaman, herhangi bir eksiğiniz oldu mu?” diye sordu. “Hiçbir eksiğimiz olmadı” dediler. O da onlara, “Şimdi ise kesesi olan da, torbası olan da yanına alsın” dedi. “Kılıcı olmayan, abasını satıp bir kılıç alsın. Size şunu söyleyeyim, yazılmış olan şu sözün yaşamımda yerine gelmesi gerekiyor: ‘O, suçlularla bir sayıldı.’ Gerçekten de benimle ilgili yazılmış olanlar yerine gelmektedir.” “Ya Rab, işte burada iki kılıç var” dediler. O da onlara, “Yeter!” dedi.

LUKA 22:24-38 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Ayrıca aralarında hangisinin en üstün sayılacağı konusunda bir çekişme oldu. İsa onlara, “Ulusların kralları, kendi uluslarına egemen kesilirler. İleri gelenleri de kendilerine iyiliksever unvanını yakıştırırlar” dedi. “Ama siz böyle olmayacaksınız. Aranızda en büyük olan, en küçük gibi olsun; yöneten, hizmet eden gibi olsun. Hangisi daha büyük, sofrada oturan mı, hizmet eden mi? Sofrada oturan değil mi? Oysa ben aranızda hizmet eden biri gibi oldum. Denendiğim zamanlar benimle birlikte dayanmış olanlar sizlersiniz. Babam bana nasıl bir egemenlik verdiyse, ben de size bir egemenlik veriyorum. Öyle ki, egemenliğimde benim soframda yiyip içesiniz ve tahtta oturarak İsrail'in on iki oymağını yargılayasınız. “Simun, Simun, Şeytan sizleri buğday gibi kalburdan geçirmek için izin almıştır. Ama ben, imanını yitirmeyesin diye senin için dua ettim. Geri döndüğün zaman kardeşlerini güçlendir.” Simun İsa'ya, “Ya Rab, ben seninle birlikte zindana da, ölüme de gitmeye hazırım” dedi. İsa, “Sana şunu söyleyeyim, Petrus, bu gece horoz ötmeden beni tanıdığını üç kez inkâr edeceksin” dedi. Sonra İsa onlara, “Ben sizi kesesiz, torbasız ve çarıksız gönderdiğim zaman, herhangi bir eksiğiniz oldu mu?” diye sordu. “Hiçbir eksiğimiz olmadı” dediler. O da onlara, “Şimdi ise kesesi olan da, torbası olan da yanına alsın” dedi. “Kılıcı olmayan, abasını satıp bir kılıç alsın. Size şunu söyleyeyim, yazılmış olan şu sözün yaşamımda yerine gelmesi gerekiyor: ‘O, suçlularla bir sayıldı.’ Gerçekten de benimle ilgili yazılmış olanlar yerine gelmektedir.” “Ya Rab, işte burada iki kılıç var” dediler. O da onlara, “Yeter!” dedi.

LUKA 22:24-38 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

Kendilerinden kim daha büyük sayılacak diye aralarında çekişme oldu. İsa onlara dedi: Milletlerin kıralları onlar üzerinde saltanat sürerler; ve üzerlerine hâkim olanlara Velinimet denilir. Siz böyle olmıyacaksınız; fakat sizin aranızda daha büyük olan, en küçük gibi olsun; ve baş olan, hizmetçi gibi olsun. Çünkü hangisi daha büyüktür, sofrada oturan mı, yoksa hizmet eden mi? Sofrada oturan değil mi? Ben ise, sizin aranızda hizmet eden gibiyim. Fakat geçirdiğim imtihanlarda benimle beraber dayanmış olanlar sizsiniz; ve Babam bana melekût tahsis ettiği gibi, ben de melekûtumda soframda yiyesiniz ve içesiniz, ve İsrailin on iki sıptına hükmederek tahtlar üzerinde oturasınız diye size bir melekût tahsis ediyorum. Simun, Simun, işte, buğday gibi kalburlamak için Şeytan sizi istedi; fakat senin imanın tükenmesin diye senin için ben dua ettim; ve yine döndüğün zaman, kardeşlerine kuvvet ver. O da İsaya dedi: Ya Rab, seninle hem zindana, hem ölüme gitmeğe hazırım. İsa dedi: Petrus, sana diyorum: Beni tanıdığını üç kere sen inkâr etmeden, bugün horoz ötmiyecek. İsa onlara dedi: Ben sizi kesesiz, torbasız, ve çarıksız olarak gönderdiğim zaman, bir şeyiniz eksik mi idi? Onlar ise: Hiç bir şeyimiz, dediler. İsa da onlara dedi: Fakat şimdi, kesesi olan onu alsın, ve torbası olan da alsın; ve olmıyan esvabını satsın, ve kılıç satın alsın. Çünkü ben size derim: Bu yazılmış olan: “Ve günahkârlarla sayıldı,” sözü bende tamamlanmak gerektir; çünkü benim hakkımdaki sözlerin yerine gelmesi gerektir. Ve onlar: Ya Rab, işte, burada iki kılıç, dediler. İsa onlara: Yeter, dedi.

LUKA 22:24-38 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

İçlerinden kimin daha üstün olduğu üzerinde de aralarında bir sürtüşme oldu. İsa, “Ulusların kralları onlar üzerinde egemen kesilirler” dedi, “Onları yönetenler yaptıkları iyiliklerle tanınırlar. Ama sizin durumunuz böyle olmayacak. Tam tersine, en üstününüz en küçük, yöneteniniz ise hizmetkâr sayılsın. Kimdir üstün olan? Sofrada oturan mı, yoksa hizmet sunan mı? Sofrada oturan, değil mi? Ama ben sizin aranızda hizmet sunan gibiyim. Sizler denendiğimde benimle birlikte duranlarsınız. Ben de size bir hükümranlık veriyorum; tıpkı Babam'ın bana verdiği gibi. Öyle ki, hükümranlığımda soframda oturup yiyip içesiniz ve tahtlara oturup İsrail'in On İki Soyu'nu yargılayasınız.” “Simun, Simun! İşte şeytan buğdayı samandan ayırır gibi sizi elemek için izin istedi. Ama imanın sarsılmasın diye senin için dua ettim. Sen de geri döndüğünde kardeşlerini destekle.” Petrus, “Efendim” dedi, “Seninle birlikte cezaevine de, ölüme de gitmeye hazırım!” İsa, “Sana derim ki, Petrus” dedi, “Bugün horoz ötmeden önce, üç kez beni tanıdığını yadsıyacaksın.” İsa sözünü sürdürdü: “Ben sizi para kesesiz, torbasız, ayakkabısız gönderdiğimde hiç eksiklik çektiniz mi?” Onlar, “Hiç çekmedik” diye yanıtladılar. İsa, “Ama şimdi para kesesi olan da, torbası olan da yanına alsın” dedi, “Kılıcı olmayan giysisini satsın, bir kılıç satın alsın. Çünkü size derim ki, bana ilişkin şu Yazı yerine gelmeli: ‘O suçlularla bir sayıldı.’ “Çünkü benim için yazılanlar yerine gelecektir.” Onlar, “Efendimiz, işte burada iki kılıç duruyor” dediler. İsa, “Yeter artık!” diye yanıtladı.