LUKA 2:1-18

LUKA 2:1-18 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

O günlerde Sezar Avgustus bütün Roma dünyasında bir nüfus sayımının yapılması için buyruk çıkardı. Bu ilk sayım, Kirinius'un Suriye valiliği zamanında yapıldı. Herkes yazılmak için kendi kentine gitti. Böylece Yusuf da, Davut'un soyundan ve torunlarından olduğu için Celile'nin Nasıra Kenti'nden Yahudiye bölgesine, Davut'un kenti Beytlehem'e gitti. Orada, hamile olan nişanlısı Meryem'le birlikte yazılacaktı. Onlar oradayken, Meryem'in doğurma vakti geldi ve ilk oğlunu doğurdu. O'nu kundağa sarıp bir yemliğe yatırdı. Çünkü handa yer yoktu. Aynı yörede, sürülerinin yanında nöbet tutarak geceyi kırlarda geçiren çobanlar vardı. Rab'bin bir meleği onlara göründü ve Rab'bin görkemi çevrelerini aydınlattı. Büyük bir korkuya kapıldılar. Melek onlara, “Korkmayın!” dedi. “Size, bütün halkı çok sevindirecek bir haber müjdeliyorum: Bugün size, Davut'un kentinde bir Kurtarıcı doğdu. Bu, Rab olan Mesih'tir. İşte size bir işaret: Kundağa sarılmış ve yemlikte yatan bir bebek bulacaksınız.” Birdenbire meleğin yanında, göksel ordulardan oluşan büyük bir topluluk belirdi. Tanrı'yı överek, “En yücelerde Tanrı'ya yücelik olsun, Yeryüzünde O'nun hoşnut kaldığı insanlara Esenlik olsun!” dediler. Melekler yanlarından ayrılıp göğe çekildikten sonra çobanlar birbirlerine, “Haydi, Beytlehem'e gidelim, Rab'bin bize bildirdiği bu olayı görelim” dediler. Aceleyle gidip Meryem'le Yusuf'u ve yemlikte yatan bebeği buldular. Onları görünce, çocukla ilgili kendilerine anlatılanları bildirdiler. Bunu duyanların hepsi, çobanların söylediklerine şaşıp kaldılar.

LUKA 2:1-18 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

V E vaki oldu ki, o günlerde bütün dünyanın tahriri yapılsın diye Kayser Avgustus tarafından buyurultu çıktı. Kirinius Suriye valisi bulunduğu zamanda yapılan ilk tahrir bu idi. Herkes yazılmak için kendi şehrine gitti. Yusuf da Davud evinden ve onun soyundan bulunduğu için, Galiledeki Nâsıra şehrinden, Yahudiyede Davudun şehri olan Beytleheme, nişanlısı Meryem ile beraber, orada yazılmak üzre çıktı; Meryem de gebe idi. Ve vaki oldu ki, orada bulunurlarken, doğurması günleri geldi. İlk oğlunu doğurdu; kundağa sardı, ve onu bir yemliğe yatırdı, çünkü handa onlara yer yoktu. Ayni civarda çobanlar vardı; geceleyin kırda kalarak sürülerini nöbetle bekliyorlardı. Rabbin bir meleği onların yanında durdu, ve Rabbin izzeti onların çevresini aydınlattı; çok korktular. Melek de onlara dedi: Korkmayın, çünkü işte, ben size bütün kavma olacak büyük sevinci müjdeliyorum. Çünkü bugün Davudun şehrinde size Kurtarıcı doğdu, o da Rab Mesihtir. Yemlikte yatan, kundağa sarılmış bir çocuk bulacaksınız; size alâmet bu olsun. Ve birdenbire melek ile beraber gök ordusundan bir cümhur Allaha hamdederek dediler: En yücelerde Allaha izzet, Ve yeryüzünde razı olduğu adamlara selâmet. Ve vaki oldu ki, melekler çobanların yanından göke çekildikleri zaman, onlar birbirlerine dediler: Haydi, Beytleheme kadar gidelim, ve Rabbin bize bildirdiği vaki olan bu şeyi görelim. Ve seğirderek geldiler, Meryemi, Yusufu ve yemlikte yatan çocuğu buldular. Ve gördükleri zaman, bu çocuk hakkında kendilerine söylenen sözü bildirdiler. Bütün işitenler çobanlar tarafından kendilerine söylenen şeylere şaştılar.

LUKA 2:1-18 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

O günlerde Sezar Avgustus'tan, tüm dünyanın sayımını amaçlayan yazılı bir buyruk çıktı. Bu ilk sayım Kirinius'un Suriye valiliği döneminde oluyordu. Herkes sayıma katılmak üzere kendi kentine gitti. Yusuf da Galile'nin Nasıra Kenti'nden Yahudiye'de Davut'un Kenti'ne, Beytlehem diye bilinen yere gitti. Çünkü Davut'un soyundan ve ailesindendi. Amacı çocuk bekleyen nişanlısı Meryem'le birlikte sayıma katılmaktı. Onlar oradayken Meryem'in doğurma zamanı geldi. İlk oğlunu dünyaya getirdi. O'nu kundağa sarıp hayvan yemliğine yatırdı. Çünkü handa yer bulamamışlardı. Bu bölgede gece kırda nöbetleşerek sürülerine bakan çobanlar vardı. Rab'bin meleği onlara göründü ve Rab'bin görkemi çevrelerinde parladı. Büyük bir korkuyla sarsıldılar. Melek onlara, “Korkmayın” dedi, “İşte size tüm insanlığı çok sevindirecek bir haberi müjdeliyorum. Çünkü bugün size Davut'un Kenti'nde bir kurtarıcı doğdu. O Rab olan Mesih'tir. İşte size belirtisi: Hayvan yemliğinde yatan, kundağa sarılı bir bebek bulacaksınız.” O anda, Tanrı'yı öven göksel bir topluluk, meleğin yanında belirip şöyle dedi: “En yücelerdeki Tanrı'ya yücelik, Yeryüzünde O'nun hoşnut kaldığı insanlara esenlik olsun!” Melekler yanlarından ayrılıp göğe çekilince, çobanlar birbirlerine, “Haydi gelin” dediler, “Beytlehem'e gidelim, Rab'bin bize açıkladığı bu olayı görelim.” Koşarak geldiler. Meryem'i, Yusuf'u ve yemlikte yatan bebeği buldular. Olayı görünce çocuğa ilişkin kendilerine açıklanan haberi yaydılar. Duyanların hepsi çobanların anlattıklarına şaşıp kaldı.