YAKUP 3:1-6
YAKUP 3:1-6 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Kardeşlerim, biz öğretmenlerin daha titiz bir yargılamadan geçeceğini biliyorsunuz; bu nedenle çoğunuz öğretmen olmayın. Çünkü hepimiz çok hata yaparız. Sözleriyle hata yapmayan kimse, bütün bedenini de dizginleyebilen yetkin bir kişidir. Bize boyun eğmeleri için atların ağzına gem vururuz, böylece bütün bedenlerini yönlendiririz. Düşünün, gemiler de o kadar büyük olduğu, güçlü rüzgarlar tarafından sürüklendiği halde, dümencinin gönlü nereye isterse küçücük bir dümenle o yöne çevrilirler. Bunun gibi, dil de bedenin küçük bir üyesidir, ama büyük işlerle övünür. Düşünün, küçücük bir kıvılcım koca bir ormanı tutuşturabilir. Dil de bir ateş, bedenimizin üyeleri arasında bir kötülük dünyasıdır. Bütün varlığımızı kirletir. Cehennemden alevlenmiş olarak yaşamımızın gidişini alevlendirir.
YAKUP 3:1-6 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
E Y kardeşlerim, bizim daha büyük hükme uğrıyacağımızı bilerek çoğunuz muallim olmayın. Çünkü hepimiz çok şeylerde sürçeriz. Eğer bir kimse kelâmda sürçmezse, o adam kâmil olup bütün bedenini de zaptedebilir. Bize itaat etmeleri için atların ağızlarına gem vurmakla onların bütün bedenini de çeviriyoruz. İşte, gemiler de o kadar büyük, ve sert yellerle sürüklendiği halde, dümencinin gönlü nereye isterse, çok küçük bir dümenle oraya çevrilir. Böylece de dil küçük bir uzuvdur ve büyük şeylerle övünür. İşte, ne kadar az ateş, ne kadar çok odun tutuşturur! Ve dil ateştir; dil azamızda bütün bedeni lekeliyen ve cehennemden alevlenerek tabiatin devranını alevlendiren fesat âlemidir.
YAKUP 3:1-6 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Kardeşlerim, daha büyük bir yargıya uğrayacağımızı bilerek, çoklarınız öğretmen olmayın. Hepimiz çok hata yaparız. Sözleriyle hata yapmayan kişi tüm bedenine gem vurabilen, yetkin bir kişidir. İsteğimize göre davransınlar diye atların ağızlarına gem vururuz. Böylece onların tüm bedenini yönlendiririz. Bir de gemileri göz önüne getirin. O denli büyük olmalarına ve sert rüzgarların etkisiyle sürüklenmelerine karşın, dümencinin gönlü nereyi isterse küçücük bir dümenle oraya yöneltilirler. Dil de tıpkı böyledir. Bedenin küçücük bir üyesi olmasına karşın çok büyük işlerle övünür. Bakın! Küçücük bir kıvılcım koca bir ormanı tutuşturmaya yetmez mi? Dil de bir ateştir. Bedenimizin üyeleri arasında bütün bedeni lekeleyen ve cehennemden aldığı kıvılcımlarla doğanın akışını alevlere boğan kötülük evrenidir.