YEŞAYA 44:9-20

YEŞAYA 44:9-20 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Putlara biçim verenlerin hepsi boş insanlardır. Değer verdikleri nesneler hiçbir işe yaramaz. Putların tanıkları onlardır; Ne bir şey görür ne de bir şey bilirler. Bunun sonucunda utanç içinde kalacaklar. Kim yararsız ilaha biçim vermek, Dökme put yapmak ister? Bakın, bu putlarla uğraşanların hepsi utanacak. Onları yapanlar salt insan. Hepsi toplanıp yargılanmaya gelsin. Dehşete düşecek, utanacaklar birlikte. Demirci aletini alır, Kömür ateşinde çalışır, Çekiçle demire biçim verir. Güçlü koluyla onu işler. Acıkır, güçsüz kalır, su içmeyince tükenir. Marangoz iple ölçü alır, Tahtayı tebeşirle çizer. Raspayla tahtayı biçimlendirir, Pergelle işaretler, insan biçimi verir. İnsan güzelliğinde, Evde duracak bir put yapar. İnsan kendisi için sedir ağaçları keser, Palamut, meşe ağaçları alır. Ormanda kendine bir ağaç seçer. Bir çam diker, ama ağacı büyüten yağmurdur. Sonra ağaç odun olarak kullanılır. İnsan aldığı odunla hem ısınır, Hem tutuşturup ekmek pişirir, Hem de bir ilah yapıp tapınır. Yaptığı putun önünde yere kapanır. Odunun bir kısmını yakar, Ateşinde et kızartıp karnını doyurur. Isınınca bir oh çeker, “Isındım, ateşin sıcaklığını duyuyorum” der. Artakalan odundan kendine bir ilah, Oyma put yapar; Önünde yere kapanıp ona tapınır, “Beni kurtar, çünkü ilahım sensin” diye yakarır. Böyleleri anlamaz, bilmez. Çünkü gözleri de zihinleri de öylesine kapalı ki, Görmez, anlamazlar. Durup düşünmez, bilmez, Anlamazlar ki şöyle desinler: “Odunun bir kısmını yakıp Ateşinde ekmek pişirdim, et kızartıp yedim. Artakalanından iğrenç bir şey mi yapayım? Bir odun parçasının önünde yere mi kapanayım?” Külle besleniyorlar. Aldanan yürekleri onları saptırıyor. Canlarını kurtaramaz, “Sağ elimdeki şu nesne aldatıcı değil mi?” diyemezler.

YEŞAYA 44:9-20 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

Oyma puta şekil verenlerin hepsi boş adamlardır; ve zevk buldukları şeyler bir işe yaramıyacaktır; ve onların şahitleri bile utandırılsınlar diye görmezler, ve bilmezler. Kim bir ilâha şekil verdi, yahut işe yaramıyan bir put döktü? İşte, onun bütün arkadaşları utandırılacaklar; ve işçiler ise, onlar insanlardandır; hepsi toplansınlar, ayağa kalksınlar; yılacaklar, birlikte utandırılacaklar. Demirci balta yapar, ve kömür ateşinde çalışır, ve çekiçlerle ona şekil verir, ve kuvvetli bazusu ile onu işler; evet, acıkır, ve kuvveti kalmaz; su içmez, ve zayıflar. Dülger ip gerer; kalemle onu çizer; ona rendelerle biçim verir, ve onu pergelle çizer, ve evde otursun diye onu insan şekline, insan güzelliğine göre yapar. Kendisi için erz ağaçları keser, ve palamut ve meşe ağaçları alır, ve orman ağaçları arasında kendisi için bir ağaç seçer; çam ağacı diker ve yağmur onu büyütür. Ve insana ateş yakmağa yarar; ve ondan alır ve ısınır; evet, onu tutuşturur, ve ekmek pişirir; evet, bir ilâh yapar, ve ona tapınır; onu oyma bir put yapar, ve önünde yere kapanır. Bir parçasını ateşte yakar; bir parçası ile et yer, kebap yapar ve doyar; evet, ısınır, ve der: Oh, ısındım, ateş gördüm. Ve ondan artakalanı bir ilâh, kendine oyma put yapar; ve önünde yere kapanır ve tapınır, ve ona yalvarır, ve der: Beni kurtar; çünkü ilâhım sensin. Bilmezler ve anlamazlar; çünkü görmesinler diye gözlerini, anlamasınlar diye yüreklerini kapadı. Ve hiç biri fikrine getirmiyor, bilgi ile anlayış da yok ki, desin: Bir parçasını ateşte yaktım; evet, onun közleri üzerinde ekmek de pişirdim; et kebap ettim ve yedim; ve ondan artakalanı mekruh bir şey mi yapayım? ağaç kütüğü önünde yere mi kapanayım? Kül yiyor; aldanmış yürek onu saptırmış; ve canını kurtaramıyor, ve: Sağ elimdeki yalancı şey değil mi? diyemiyor.

YEŞAYA 44:9-20 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

Putlara biçim verenlerin hepsi boş insanlardır. Değer verdikleri nesneler hiçbir işe yaramaz. Putların tanıkları onlardır; Ne bir şey görür ne de bir şey bilirler. Bunun sonucunda utanç içinde kalacaklar. Kim yararsız ilaha biçim vermek, Dökme put yapmak ister? Bakın, bu putlarla uğraşanların hepsi utanacak. Onları yapanlar salt insan. Hepsi toplanıp yargılanmaya gelsin. Dehşete düşecek, utanacaklar birlikte. Demirci aletini alır, Kömür ateşinde çalışır, Çekiçle demire biçim verir. Güçlü koluyla onu işler. Acıkır, güçsüz kalır, su içmeyince tükenir. Marangoz iple ölçü alır, Tahtayı tebeşirle çizer. Raspayla tahtayı biçimlendirir, Pergelle işaretler, insan biçimi verir. İnsan güzelliğinde, Evde duracak bir put yapar. İnsan kendisi için sedir ağaçları keser, Palamut, meşe ağaçları alır. Ormanda kendine bir ağaç seçer. Bir çam diker, ama ağacı büyüten yağmurdur. Sonra ağaç odun olarak kullanılır. İnsan aldığı odunla hem ısınır, Hem tutuşturup ekmek pişirir, Hem de bir ilah yapıp tapınır. Yaptığı putun önünde yere kapanır. Odunun bir kısmını yakar, Ateşinde et kızartıp karnını doyurur. Isınınca bir oh çeker, “Isındım, ateşin sıcaklığını duyuyorum” der. Artakalan odundan kendine bir ilah, Oyma put yapar; Önünde yere kapanıp ona tapınır, “Beni kurtar, çünkü ilahım sensin” diye yakarır. Böyleleri anlamaz, bilmez. Çünkü gözleri de zihinleri de öylesine kapalı ki, Görmez, anlamazlar. Durup düşünmez, bilmez, Anlamazlar ki şöyle desinler: “Odunun bir kısmını yakıp Ateşinde ekmek pişirdim, et kızartıp yedim. Artakalanından iğrenç bir şey mi yapayım? Bir odun parçasının önünde yere mi kapanayım?” Külle besleniyorlar. Aldanan yürekleri onları saptırıyor. Canlarını kurtaramaz, “Sağ elimdeki şu nesne aldatıcı değil mi?” diyemezler.

YouVersion, deneyiminizi kişiselleştirmek için tanımlama bilgileri kullanır. Web sitemizi kullanarak, Gizlilik Politikamızda açıklandığı şekilde çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz