İBRANİLER 12:1-9
İBRANİLER 12:1-9 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
İşte çevremizi bu denli büyük bir tanıklar bulutu sardığına göre, biz de her yükü ve bizi kolayca kuşatan günahı üzerimizden sıyırıp atalım ve önümüze konan yarışı sabırla koşalım. Gözümüzü imanımızın öncüsü ve tamamlayıcısı İsa'ya dikelim. O kendisini bekleyen sevinç uğruna utancı hiçe sayıp çarmıhta ölüme katlandı ve şimdi Tanrı'nın tahtının sağında oturuyor. Yorulup cesaretinizi yitirmemek için, günahkârların bunca karşı koymasına katlanmış Olan'ı düşünün. Günaha karşı verdiğiniz mücadelede henüz kanınızı akıtacak kadar direnmiş değilsiniz. Size oğullar diye seslenen şu öğüdü de unuttunuz: “Oğlum, Rab'bin terbiye edişini hafife alma, Rab seni azarlayınca cesaretini yitirme. Çünkü Rab sevdiğini terbiye eder, Oğulluğa kabul ettiği herkesi cezalandırır.” Terbiye edilmek uğruna acılara katlanmalısınız. Tanrı size oğullarına davranır gibi davranıyor. Hangi oğul babası tarafından terbiye edilmez? Herkesin gördüğü terbiyeden yoksunsanız, oğullar değil, yasadışı evlatlarsınız. Kaldı ki, bizi terbiye eden dünyasal babalarımız vardı ve onlara saygı duyardık. Öyleyse Ruhlar Babası'na bağımlı olup yaşamamız çok daha önemli değil mi?
İBRANİLER 12:1-9 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
İ MDİ bu kadar büyük şahitler bulutu etrafımızı kuşatmış olduğundan, her ağırlığı ve bizi kolayca saran günahı bırakarak, imanı başlıyan ve tamamlıyan İsaya bakarak biz de önümüze konulan koşuyu sabırla koşalım; o, önüne konulan sevinç uğruna utancı hiçe sayıp haça tahammül etti, ve Allahın tahtının sağında oturdu. İmdi canlarınızda gevşiyerek yorulmıyasınız diye, günahkârlar tarafından kendisine karşı olan bu kadar muhalefete karşı dayananı düşünün. Günaha karşı cehdederek, henüz kan dökülünciye kadar karşı koymadınız; ve oğullara söylenir gibi size verilen nasihati unuttunuz: “Ey oğlum, Rabbin tedibini hor görme, Ve onun tarafından azarlanınca, gevşeme; Çünkü Rab sevdiğini azarlar, Ve kabul ettiği her oğulu döver.” Tedip için sabrediyorsunuz; Allah size oğullar gibi muamele ediyor; çünkü hangi oğul var ki babası onu tedip etmez? Fakat cümlenin hissedar olduğu tedipten mahrum iseniz, oğullar değil, gayri meşru evlâtsınız. Bundan başka tedip eden bedenimizin babaları vardı, ve onlara hürmet ettik; daha çok ziyade ruhların Babasına itaat ederek yaşamıyacak mıyız?
İBRANİLER 12:1-9 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Bu nedenle biz de çevremizi böylesi yoğun bir tanıklar bulutu sardığına göre her tür ağırlığı ve bizi kolaylıkla kuşatabilen günahı üzerimizden atarak önümüzdeki koşuyu sabırla koşalım. Gözlerimiz imanımızın önderi ve tamamlayıcısı İsa'ya baksın. O utancı hiç önemsemeyerek önündeki sevinç için çarmıha katlandı. Şimdi Tanrı'nın tahtının sağında oturmuştur. Bu nedenle, günahlıların kendisine bu kadar karşı çıkışına katlanan İsa'yı düşünün. Öyle ki, yorulup cesaretinizi yitirmeyesiniz. Günaha karşı sürdürdüğünüz savaşta kanınızı akıtacak kadar direnmediniz. Size “oğullarım” diyen yüreklendirici Tanrı'nın sözünü belki de unuttunuz: “Oğlum, Rab'bin terbiye edişini hafife alma, O'nun azarlamasından usanma. Çünkü Rab sevdiği kişiyi terbiye eder Ve kabul ettiği her oğulu cezalandırır.” Terbiyeyi sabırla karşılamanız gerekir. Tanrı sizi çocukları olarak görüyor. Hangi baba çocuğunu terbiye etmez? Herkesin paylaştığı terbiye size de uygulanmazsa evlat değil, yasadışı çocuklar olursunuz. Kaldı ki, beden açısından bizi terbiye eden babalarımız vardı; onlara saygı gösterdik. Ruhların Babası'na bağımlılık göstererek yaşam bulmamız bundan çok daha önemli sayılmaz mı?