İBRANİLER 10:1-18
İBRANİLER 10:1-18 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Kutsal Yasa'da gelecek iyi şeylerin aslı yoktur, sadece gölgesi vardır. Bu nedenle Yasa, her yıl sürekli aynı kurbanları sunarak Tanrı'ya yaklaşanları asla yetkinliğe erdiremez. Erdirebilseydi, kurban sunmaya son verilmez miydi? Çünkü tapınanlar bir kez günahlarından arındıktan sonra artık günahlılık duygusu kalmazdı. Ancak o kurbanlar insanlara yıldan yıla günahlarını anımsatıyor. Çünkü boğalarla tekelerin kanı günahları ortadan kaldıramaz. Bunun için Mesih dünyaya gelirken şöyle diyor: “Kurban ve sunu istemedin, Ama bana bir beden hazırladın. Yakmalık sunudan ve günah sunusundan Hoşnut olmadın. O zaman şöyle dedim: ‘Kutsal Yazı tomarında Benim için yazıldığı gibi, Senin isteğini yapmak üzere, Ey Tanrı, işte geldim.’ ” Mesih ilkin, “Kurban, sunu, yakmalık sunu, günah sunusu istemedin ve bunlardan hoşnut olmadın” dedi. Oysa bunlar Yasa'nın bir gereği olarak sunulur. Sonra, “Senin isteğini yapmak üzere işte geldim” dedi. Yani ikinciyi geçerli kılmak için birinciyi ortadan kaldırıyor. Tanrı'nın bu isteği uyarınca, İsa Mesih'in bedeninin ilk ve son kez sunulmasıyla kutsal kılındık. Her kâhin her gün ayakta durup görevini yapar ve günahları asla ortadan kaldıramayan aynı kurbanları tekrar tekrar sunar. Oysa Mesih günahlar için sonsuza dek geçerli tek bir kurban sunduktan sonra Tanrı'nın sağında oturdu. O zamandan beri düşmanlarının, kendi ayaklarının altına serilmesini bekliyor. Çünkü kutsal kılınanları tek bir sunuyla sonsuza dek yetkinliğe erdirmiştir. Kutsal Ruh da bu konuda bize tanıklık ediyor. Önce diyor ki, “Rab, ‘O günlerden sonra Onlarla yapacağım antlaşma şudur: Yasalarımı yüreklerine koyacağım, Zihinlerine yazacağım’ diyor.” Sonra şunu ekliyor: “Onların günahlarını ve suçlarını artık anmayacağım.” Bunların bağışlanması durumunda artık günah için sunuya gerek yoktur.
İBRANİLER 10:1-18 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
Ç ÜNKÜ şeriat gelecek iyi şeylerin asıl suretine değil, gölgesine malik olarak, yıldan yıla devam üzre takdim ettikleri ayni kurbanlarla yaklaşanları asla kemale erdiremez. Yoksa onların takdim olunması bırakılmaz mı idi? Çünkü ibadet edenler bir kere temizlenmiş olarak kendilerinde günah idraki olmazdı. Fakat yıldan yıla o kurbanlarda günahların anması olur. Çünkü boğaların ve ergeçlerin kanı günahları kaldıramaz. Bunun için dünyaya girerken diyor: “Kurban ve takdime istemedin, Fakat bana beden hazırladın. Yakılan takdimeler ve suç için kurbanlardan razı olmadın; O zaman dedim (kitabın tomarında benim için yazılmıştır): Senin iradeni yapmak için, ey Allah, işte, geldim.” Yukarıda (şeriate göre takdim olunanlar hakkında): “Kurbanları ve takdimeleri ve yakılan takdimeleri ve günah için kurbanları istemedin, ve razı olmadın,” dedikten sonra, o zaman: “Senin iradeni yapmak için, işte, geldim,” dedi. İkinciyi sabit kılmak için birinciyi kaldırıyor. İsa Mesihin bedeninin bir kerede takdim olunması ile o iradede takdis olunduk. Gerçi her kâhin günden güne hizmet ederek ve asla günahları kaldıramıyan ayni kurbanları çok defalar takdim eyliyerek durmaktadır; fakat bu zat, günahlar için bir kurban takdim etmiş olup bundan böyle kendi düşmanları ayaklarına basamak konuluncıya kadar bekliyerek, ebediyen Allahın sağında oturmuştur. Çünkü bir takdime ile takdis olunanları ebediyen kemale erdirmiştir. Ve Ruhülkudüs de bize şehadet eder; çünkü: “Rab diyor: O günlerden sonra, Onlarla keseceğim ahit şudur; Onların yürekleri üzerine kanunlarımı koyacağım, Ve fikirleri üzerine onları yazacağım,” dedikten sonra: “Ve artık onların günahlarını ve fesatlarını anmıyacağım,” diyor. İmdi bunların afflığı olan yerde artık günah için takdime yoktur.
İBRANİLER 10:1-18 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Kutsal Yasa gelecek iyi şeylerin yalnızca bir gölgesidir, somut görünüşü değildir. Yıldan yıla sürekli olarak hep aynı sunular sunulduğundan, Yasa bunlarla yaklaşanları hiçbir zaman yetkinliğe erdiremez. Yetkinliğe erdirebilseydi, hiç kuşkusuz, bu sunular durdurulacaktı. Çünkü ruhsal hizmet sunanların bir kezde arıtılmasıyla, vicdanlarında artık hiçbir günah suçlaması kalmazdı. Ancak, bu sunular aracılığıyla günahlar yıldan yıla anımsanır. Çünkü boğaların, erkeçlerin kanıyla günahların kaldırılması olanaksızdır. İşte bunun içindir ki, Mesih dünyaya gelirken şunları söyler: “Kurban ve sunu istemedin, Ama bana bir beden hazırladın. Yakmalık sunulardan da, Günah sunularından da hoşnut olmadın. Bunun üzerine, ‘Kutsal Yazı tomarında benim için yazıldığı gibi, İşte senin istemini uygulamaya geldim, ey Tanrı’ dedim.” Önce şunu bildiriyor: “Kurbanlar, sunular, yakmalık sunular, günah sunuları istemedin; bunlardan hoşlanmadın da!” Bunlar Kutsal Yasa uyarınca sunulur. Sonra şöyle diyor: “İşte istemini uygulamaya geldim.” İlkini ortadan kaldırıyor ki, ikincisini kesinleştirsin. İsa Mesih'in bedeninin bir tek kez sunulmasıyla, Tanrı istemi uyarınca kutsal kılındık. Her kâhin her gün görevini yapar, ardı ardına hep aynı sunuları sunar. Bunlar hiçbir zaman günahları ortadan kaldıramaz. Oysa Mesih günahlılara karşı sürekli etkisi olan tek sunuyu sunduktan sonra Tanrı'nın sağında oturdu. Orada düşmanlarının ayakları altına basamak edilmesini beklemektedir. Çünkü tek sunuyla kutsal kılınanları sürekli yetkinliğe erdirdi. Bu konuda Kutsal Ruh da bize tanıklık ederek önce şöyle diyor: “Rab, ‘Onlarla yapacağım antlaşma budur’ diyor, ‘O günlerin ardından yasalarımı yüreklerine yerleştireceğim Ve zihinlerine yazacağım.’ ” Sonra konuyu sürdürüyor: “ ‘Günahlarını ve yasaları çiğnemelerini artık anımsamayacağım.’ ” Her nerede bunlar bağlanmışsa, artık günaha karşı sunuya gereksinim kalmaz.