YARATILIŞ 41:1-36

YARATILIŞ 41:1-36 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Tam iki yıl sonra firavun bir düş gördü: Nil Irmağı'nın kıyısında duruyordu. Irmaktan güzel ve semiz yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar. Sonra yedi çirkin ve cılız inek çıktı. Irmağın kıyısında öbür ineklerin yanında durdular. Çirkin ve cılız inekler güzel ve semiz yedi ineği yiyince, firavun uyandı. Yine uykuya daldı, bu kez başka bir düş gördü: Bir sapta yedi güzel ve dolgun başak bitti. Sonra, cılız ve doğu rüzgarıyla kavrulmuş yedi başak daha bitti. Cılız başaklar, yedi güzel ve dolgun başağı yuttular. Firavun uyandı, düş gördüğünü anladı. Sabah uyandığında kaygılıydı. Bütün Mısırlı büyücüleri, bilgeleri çağırttı. Onlara gördüğü düşleri anlattı. Ama hiçbiri firavunun düşlerini yorumlayamadı. Bu arada baş saki firavuna, “Bugün suçumu itiraf etmeliyim” dedi, “Kullarına –bana ve fırıncıbaşına– öfkelenince bizi zindana, muhafız birliği komutanının evine kapattın. Bir gece ikimiz de düş gördük. Düşlerimiz farklı anlamlar taşıyordu. Orada bizimle birlikte muhafız birliği komutanının kölesi İbrani bir genç vardı. Gördüğümüz düşleri ona anlattık. Bize bir bir yorumladı. Her şey onun yorumladığı gibi çıktı: Ben görevime döndüm, fırıncıbaşıysa asıldı.” Firavun Yusuf'u çağırttı. Hemen onu zindandan çıkardılar. Yusuf tıraş olup giysilerini değiştirdikten sonra firavunun huzuruna çıktı. Firavun Yusuf'a, “Bir düş gördüm” dedi, “Ama kimse yorumlayamadı. Duyduğun her düşü yorumlayabildiğini işittim.” Yusuf, “Ben yorumlayamam” dedi, “Firavuna en uygun yorumu Tanrı yapacaktır.” Firavun Yusuf'a anlatmaya başladı: “Düşümde bir ırmak kıyısında duruyordum. Irmaktan semiz ve güzel yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar. Sonra arık, çirkin, cılız yedi inek daha çıktı. Mısır'da onlar kadar çirkin inek görmedim. Cılız ve çirkin inekler ilk çıkan yedi semiz ineği yedi. Ancak kötü görünüşleri değişmedi. Sanki bir şey yememiş gibi görünüyorlardı. Sonra uyandım. “Bir de düşümde bir sapta dolgun ve güzel yedi başak bittiğini gördüm. Sonra solgun, cılız, doğu rüzgarının kavurduğu yedi başak daha bitti. Cılız başaklar yedi güzel başağı yuttular. Büyücülere bunu anlattım. Ama hiçbiri yorumlayamadı.” Yusuf, “Efendim, iki düş de aynı anlamı taşıyor” dedi, “Tanrı ne yapacağını sana bildirmiş. Yedi güzel inek yedi yıl demektir. Yedi güzel başak da yedi yıldır. Aynı anlama geliyor. Daha sonra çıkan yedi cılız, çirkin inek ve doğu rüzgarının kavurduğu yedi solgun başaksa yedi yıl kıtlık olacağı anlamına gelir. “Söylediğim gibi, Tanrı ne yapacağını sana göstermiş. Mısır'da yedi yıl bolluk olacak. Sonra yedi yıl öyle bir kıtlık olacak ki, bolluk yılları hiç anımsanmayacak. Çünkü kıtlık ülkeyi kasıp kavuracak. Ardından gelen kıtlık bolluğu unutturacak, çünkü çok şiddetli olacak. Bu konuda iki kez düş görmenin anlamı, Tanrı'nın kesin kararını verdiğini ve en kısa zamanda uygulayacağını gösteriyor. “Şimdi firavunun akıllı, bilgili bir adam bulup onu Mısır'ın başına getirmesi gerekir. Ülke çapında adamlar görevlendirmeli, bunlar yedi bolluk yılı boyunca ürünlerin beşte birini toplamalı. Gelecek verimli yılların bütün yiyeceğini toplasınlar, firavunun yönetimi altında kentlerde depolayıp korusunlar. Bu yiyecek, gelecek yedi kıtlık yılı boyunca Mısır'da ihtiyat olarak kullanılacak, ülke kıtlıktan kırılmayacak.”

YARATILIŞ 41:1-36 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

V E iki tam yıl sonunda vaki oldu ki, Firavun bir ruya gördü; ve işte ırmağın yanında duruyordu. Ve işte, ırmaktan bakılışta güzel ve ette semiz yedi inek çıktı, ve sazlar arasında otlanıyorlardı. Ve işte, onlardan sonra, bakılışta çirkin ve ette cılız başka yedi inek çıktı, ve ırmağın kenarında ineklerin yanında durdular. Ve bakılışta çirkin ve ette cılız inekler bakılışta güzel ve semiz yedi ineği yediler. Ve Firavun uyandı. Ve uykuya varıp ikinci defa ruya gördü; ve işte, bir sapta yedi semiz ve iyi başak çıktı. Ve işte, onlardan sonra cılız ve şark rüzgârından yanmış yedi başak bitti. Ve cılız başaklar yedi semiz ve dolgun başağı yuttular. Ve Firavun uyandı, ve işte, ruya idi. Ve vaki oldu ki, sabahlayın, onun canı rahatsızdı; ve gönderip Mısırın bütün sihirbazlarını, ve bütün hikmetlilerini çağırdı; ve Firavun onlara ruyasını anlattı; fakat onları Firavuna tabir edebilen bulunmadı. Ve baş saki Firavuna söyliyip dedi: Ben bugün suçlarımı hatırlıyorum; Firavun kullarına öfkelendi, ve beni ve baş ekmekçiyi hapishaneye, muhafız askerler reisinin evine, teslim etti; ve ben ve o, bir gecede ruya gördük; her biri ruyasının tabirine göre ruya gördük. Ve orada bizimle beraber muhafız askerler reisinin kulu, İbranî bir genç vardı; ve ona anlattık, ve bize ruyalarımızı tabir etti; her birimize ruyasına göre tabir etti. Ve vaki oldu ki, bize nasıl tabir etti ise, öyle oldu; ben memuriyetime döndürüldüm, ve o asıldı. Ve Firavun gönderip Yusufu çağırdı ve onu zindandan çabuk çıkardılar; ve tıraş olup esvabını değiştirdi, ve Firavunun huzuruna girdi. Ve Firavun Yusufa dedi: Ruya gördüm, ve onu tabir eden yoktur; ve ben senin hakkında, ne zaman ruya işitirsen, onu tabir edebilirsin diye işittim. Ve Yusuf Firavuna cevap verip dedi: Bende yoktur; Allah Firavuna hayırlı cevap verecektir. Ve Firavun Yusufa dedi: Ruyamda, işte, ırmağın kenarında duruyordum; ve işte, ırmaktan ette semiz ve görünüşte güzel yedi inek çıktı; ve sazlar arasında otlanıyorlardı; ve işte, onlardan sonra düşkün ve görünüşte çok çirkin ve ette cılız başka yedi inek çıktı, bütün Mısır diyarında çirkinlikçe onlar gibi inek görmedim; ve cılız ve çirkin inekler evelki yedi semiz ineği yediler, ve onların karnına girdikleri zaman, onların karnına girmiş oldukları bilinmezdi, ve onların bakılışı başlangıçta olduğu gibi kötü idi. Ve uyandım. Ve ruyamda gördüm, ve işte, bir sapta dolgun ve iyi yedi başak çıktı; ve işte, onlardan sonra solgun, cılız, ve şark yelinden yanmış yedi başak bitti, ve cılız başaklar yedi iyi başağı yuttular; ve sihirbazlara söyledim, fakat bana bildiren bulunmadı. Ve Yusuf Firavuna dedi: Firavunun ruyası birdir; Allah yapmak üzre olduğu şeyi Firavuna bildirdi. Yedi iyi inek yedi yıldır, ve yedi iyi başak yedi yıldır; ruya birdir. Ve onlardan sonra çıkan yedi cılız ve çirkin inek, ve şark yelinden yanmış boş yedi başak da yedi yıldır; yedi kıtlık yılı olacaktır. Firavuna dediğim şey budur; Allah yapmak üzre olduğu şeyi Firavuna gösterdi. İşte, bütün Mısır diyarında yedi büyük bolluk yılı gelecektir; ve onlardan sonra yedi kıtlık yılı çıkacaktır; ve Mısır diyarında bütün bolluk unutulacaktır; ve diyarı kıtlık telef edecektir; ve diyarda bolluk, ardınca gelen bu kıtlık yüzünden bilinmiyecektir; çünkü çok ağır olacaktır. Ve ruya Firavuna iki defa tekrar edildi, çünkü mesele Allah tarafından sabittir, ve Allah onu yapmakta acele edecektir. Ve şimdi, Firavun akıllı ve hikmetli bir adam arasın, ve onu Mısır diyarı üzerine koysun. Firavun bunu yapsın, ve bütün diyar üzerine memurlar koysun, ve yedi bolluk yılında Mısır diyarının beşte birini alsın. Ve bu gelecek iyi yılların bütün yiyeceğini toplasınlar; ve buğdayı şehirlerde yiyecek olarak Firavunun eli altında yığsınlar, ve saklasınlar. Ve bu yiyecek Mısır diyarında olacak yedi kıtlık yılı için memlekete zahire olacaktır; ta ki, memleket kıtlıkla kırılmasın.

YARATILIŞ 41:1-36 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

Tam iki yıl sonra firavun bir düş gördü: Nil Irmağı'nın kıyısında duruyordu. Irmaktan güzel ve semiz yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar. Sonra yedi çirkin ve cılız inek çıktı. Irmağın kıyısında öbür ineklerin yanında durdular. Çirkin ve cılız inekler güzel ve semiz yedi ineği yiyince, firavun uyandı. Yine uykuya daldı, bu kez başka bir düş gördü: Bir sapta yedi güzel ve dolgun başak bitti. Sonra, cılız ve doğu rüzgarıyla kavrulmuş yedi başak daha bitti. Cılız başaklar, yedi güzel ve dolgun başağı yuttular. Firavun uyandı, düş gördüğünü anladı. Sabah uyandığında kaygılıydı. Bütün Mısırlı büyücüleri, bilgeleri çağırttı. Onlara gördüğü düşleri anlattı. Ama hiçbiri firavunun düşlerini yorumlayamadı. Bu arada baş saki firavuna, “Bugün suçumu itiraf etmeliyim” dedi, “Kullarına –bana ve fırıncıbaşına– öfkelenince bizi zindana, muhafız birliği komutanının evine kapattın. Bir gece ikimiz de düş gördük. Düşlerimiz farklı anlamlar taşıyordu. Orada bizimle birlikte muhafız birliği komutanının kölesi İbrani bir genç vardı. Gördüğümüz düşleri ona anlattık. Bize bir bir yorumladı. Her şey onun yorumladığı gibi çıktı: Ben görevime döndüm, fırıncıbaşıysa asıldı.” Firavun Yusuf'u çağırttı. Hemen onu zindandan çıkardılar. Yusuf tıraş olup giysilerini değiştirdikten sonra firavunun huzuruna çıktı. Firavun Yusuf'a, “Bir düş gördüm” dedi, “Ama kimse yorumlayamadı. Duyduğun her düşü yorumlayabildiğini işittim.” Yusuf, “Ben yorumlayamam” dedi, “Firavuna en uygun yorumu Tanrı yapacaktır.” Firavun Yusuf'a anlatmaya başladı: “Düşümde bir ırmak kıyısında duruyordum. Irmaktan semiz ve güzel yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya başladılar. Sonra arık, çirkin, cılız yedi inek daha çıktı. Mısır'da onlar kadar çirkin inek görmedim. Cılız ve çirkin inekler ilk çıkan yedi semiz ineği yedi. Ancak kötü görünüşleri değişmedi. Sanki bir şey yememiş gibi görünüyorlardı. Sonra uyandım. “Bir de düşümde bir sapta dolgun ve güzel yedi başak bittiğini gördüm. Sonra solgun, cılız, doğu rüzgarının kavurduğu yedi başak daha bitti. Cılız başaklar yedi güzel başağı yuttular. Büyücülere bunu anlattım. Ama hiçbiri yorumlayamadı.” Yusuf, “Efendim, iki düş de aynı anlamı taşıyor” dedi, “Tanrı ne yapacağını sana bildirmiş. Yedi güzel inek yedi yıl demektir. Yedi güzel başak da yedi yıldır. Aynı anlama geliyor. Daha sonra çıkan yedi cılız, çirkin inek ve doğu rüzgarının kavurduğu yedi solgun başaksa yedi yıl kıtlık olacağı anlamına gelir. “Söylediğim gibi, Tanrı ne yapacağını sana göstermiş. Mısır'da yedi yıl bolluk olacak. Sonra yedi yıl öyle bir kıtlık olacak ki, bolluk yılları hiç anımsanmayacak. Çünkü kıtlık ülkeyi kasıp kavuracak. Ardından gelen kıtlık bolluğu unutturacak, çünkü çok şiddetli olacak. Bu konuda iki kez düş görmenin anlamı, Tanrı'nın kesin kararını verdiğini ve en kısa zamanda uygulayacağını gösteriyor. “Şimdi firavunun akıllı, bilgili bir adam bulup onu Mısır'ın başına getirmesi gerekir. Ülke çapında adamlar görevlendirmeli, bunlar yedi bolluk yılı boyunca ürünlerin beşte birini toplamalı. Gelecek verimli yılların bütün yiyeceğini toplasınlar, firavunun yönetimi altında kentlerde depolayıp korusunlar. Bu yiyecek, gelecek yedi kıtlık yılı boyunca Mısır'da ihtiyat olarak kullanılacak, ülke kıtlıktan kırılmayacak.”