YASA'NIN TEKRARI 8:11-18
YASA'NIN TEKRARI 8:11-18 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Tanrınız RAB'bi unutmamaya dikkat edin. Bugün size bildirdiğim buyruklarını, ilkelerini, kurallarını savsaklamayın. Yiyip doyduğunuzda, güzel evler yapıp yerleştiğinizde, sığırlarınız, davarlarınız çoğaldığında, altınınız, gümüşünüz ve her şeyiniz arttığında, böbürlenmemeye ve sizi Mısır'dan, köle olduğunuz ülkeden çıkaran Tanrınız RAB'bi unutmamaya dikkat edin. RAB o büyük ve korkunç çölde, zehirli yılanlarla, akreplerle dolu o kurak, susuz toprakta sizi yürüttü. Size sert kayadan su çıkardı. Atalarınızın bilmediği man ile sizi çölde doyurdu. Sizi sıkıntıya soktu, sınadı. Öyle ki, sonunda üzerinize iyilik gelsin. ‘Bu serveti toplayan kendi yeteneğimiz, güçlü elimizdir’ diye düşünebilirsiniz. Ancak bu serveti toplama yeteneğini size verenin Tanrınız RAB olduğunu anımsayın. Atalarınıza ant içerek yaptığı antlaşmayı sürdürmek amacıyla bugün de bunu yapıyor.
YASA'NIN TEKRARI 8:11-18 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
Bugün sana emretmekte olduğum onun emirlerini, hükümlerini ve kanunlarını tutmıyarak Allahın RABBİ unutmaktan sakın; ta ki, yiyip doyduğun ve iyi evler bina edip içinde oturduğun, ve sığırların ve sürülerin çoğaldığı, ve senin gümüşün ve altının çoğaldığı ve her şeyin çoğaldığı zaman; yüreğin yükselmesin, ve seni Mısır diyarından, kölelik evinden çıkaran, içinde yakıcı yılanlar ve akrepler ve susuz, kurak toprak bulunan büyük ve korkunç çölde seni yürüten, sert kayadan senin için su çıkaran, ve seni alçaltsın, ve sonunda sana iyilik etmek için seni denesin diye, atalarının bilmedikleri manı çölde sana yediren Allahın RABBİ unutmıyasın; ve ta ki, yüreğinde: Benim için bu serveti yapan kendi kudretim ve kuvvetli elimdir, demiyesin. Fakat senin atalarına and ettiği ahdini, bugün olduğu gibi, sabit kılsın diye, Allahın RABBİ hatırlıyacaksın, çünkü servet kazanmak için sana kudret veren odur.
YASA'NIN TEKRARI 8:11-18 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Tanrınız RAB'bi unutmamaya dikkat edin. Bugün size bildirdiğim buyruklarını, ilkelerini, kurallarını savsaklamayın. Yiyip doyduğunuzda, güzel evler yapıp yerleştiğinizde, sığırlarınız, davarlarınız çoğaldığında, altınınız, gümüşünüz ve her şeyiniz arttığında, böbürlenmemeye ve sizi Mısır'dan, köle olduğunuz ülkeden çıkaran Tanrınız RAB'bi unutmamaya dikkat edin. RAB o büyük ve korkunç çölde, zehirli yılanlarla, akreplerle dolu o kurak, susuz toprakta sizi yürüttü. Size sert kayadan su çıkardı. Atalarınızın bilmediği man ile sizi çölde doyurdu. Sizi sıkıntıya soktu, sınadı. Öyle ki, sonunda üzerinize iyilik gelsin. ‘Bu serveti toplayan kendi yeteneğimiz, güçlü elimizdir’ diye düşünebilirsiniz. Ancak bu serveti toplama yeteneğini size verenin Tanrınız RAB olduğunu anımsayın. Atalarınıza ant içerek yaptığı antlaşmayı sürdürmek amacıyla bugün de bunu yapıyor.