DANİEL 9:3-19

DANİEL 9:3-19 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Bunun üzerine yüzümü Rab Tanrı'ya çevirdim. Duayla, yakarışla, oruçla O'na yalvardım; çul kuşanıp külde oturdum. RAB Tanrım'a dua edip günahlarımızı itiraf ettim. Şöyle dedim: “Ya Rab, kendisini sevenlerle, buyruklarına uyanlarla yaptığı antlaşmaya bağlı kalan yüce ve görkemli Tanrı! Buyruklarından, ilkelerinden ayrılıp günah, suç işledik, kötülük yaptık, başkaldırdık. Senin adına krallarımıza, önderlerimize, atalarımıza, ülkedeki bütün halka seslenen kulların peygamberleri dinlemedik. “Sen adaletlisin, ya Rab! Sadakatsizliğimiz yüzünden bizi uzak yakın ülkelere sürdün. Oralarda yaşayan biz Yahudiler, Yeruşalim halkı, İsrailliler bugün utanç içindeyiz. Evet, ya RAB, bizler, krallarımız, önderlerimiz, atalarımız sana karşı işlediğimiz günah yüzünden utanç içindeyiz. Sana karşı geldiğimiz halde, sen acıyan, bağışlayan Tanrımız Rab'sin. Tanrımız RAB'bin sözüne kulak vermedik, kulları peygamberler aracılığıyla bize verdiği yasalara uymadık. Bütün İsrail halkı yasanı çiğnedi, sırtını sana dönüp seni dinlemek istemedi. “Bu yüzden Tanrı kulu Musa'nın Yasası'nda yazılan lanet başımıza yağdı, içilen ant yerine geldi. Çünkü sana karşı günah işledik. Üzerimize büyük yıkım getirerek bizim ve bizi yöneten önderlerimiz için söylediğin sözleri yerine getirdin. Yeruşalim'in başına gelen, göğün altındaki başka hiçbir kentin başına gelmemiştir. Musa'nın Yasası'nda yazıldığı gibi, bütün bu yıkımlar başımıza geldi. Buna karşın, ey Tanrımız RAB, suçumuzdan dönüp senin gerçeklerine yönelerek lütfunu dilemedik. RAB üzerimize yıkım göndermekten caymadı. Çünkü Tanrımız RAB yaptığı her şeyde adildir. Bizse O'nun sözüne kulak vermedik. “Ey Tanrımız Rab, sen halkını Mısır'dan güçlü elinle çıkardın ve bugün olduğu gibi ün kazandın. Bizse günah işledik, kötülük yaptık. Ya Rab, doğru işlerin uyarınca kentin Yeruşalim'den, kutsal dağından öfkeni, kızgınlığını kaldırmanı dilerim. Günahlarımız ve atalarımızın suçları yüzünden Yeruşalim de halkın da çevremizdekilerin tümüne alay konusu oldu. “Şimdi, ey Tanrımız, kulunun duasını, yakarışını işit. Adın uğruna, ya Rab, yüzünü viran tapınağına çevir. Ey Tanrım, kulak ver ve işit! Gözlerini aç, senin olan viran kenti gör. Doğruluğumuzdan değil, senin büyük merhametinden ötürü dilekte bulunuyoruz. Ya Rab, dinle! Ya Rab, bağışla! İşit ve davran, ya Rab! Ey Tanrım, adının hatırı için gecikme! Çünkü kent ve halk senindir.”

DANİEL 9:3-19 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

Ve çulda, ve külde, dua ile, ve yalvarışlarla, oruçla Rab Allahı aramak için ona yüneldim. Ve Allahım RABBE dua ettim, ve itiraf edip dedim: Ah, ya Rab, kendini sevenlerle ve emirlerini tutanlarla ahdi ve inayeti koruyan, büyük ve korkunç Allaha, biz suç ettik, ve sapıklık ettik, ve kötülük işledik, ve senin emirlerinden ve hükümlerinden saparak âsi olduk; ve kırallarımıza, reislerimize, ve atalarımıza, ve bütün memleket kavmına, senin isminle söylemiş olan peygamber kullarını dinlemedik. Ya Rab, adalet sana, ve bugün olduğu gibi, yüzler utancı bizlere, Yahuda erlerine, ve Yeruşalimde oturanlara, ve sana karşı işlemiş oldukları hainlikten ötürü kendilerini sürmüş olduğun bütün memleketlerde, yakında ve uzakta olan İsrailin hepsine. Ya Rab, yüzler utancı bizlere, kırallarımıza, reislerimize, ve atalarımıza, çünkü sana karşı suç ettik. Rahmetler ve bağışlama Allahımız Rabbindir; çünkü ona karşı biz âsi olduk; ve peygamber kulları elile önümüze koymuş olduğu şeriatlerinde yürümek üzre, Allahımız RABBİN sözünü dinlemedik. Ve senin sözünü dinlemesinler diye, bütün İsrail saparak, senin şeriatinden öte geçtiler; ve Allah kulu Musanın şeriatinde yazılmış olan and ve lânet üzerimize döküldü; çünkü ona karşı suç ettik. Ve üzerimize büyük kötülük getirerek, bize karşı ve bize hükmetmekte olan hâkimlerimize karşı, sözlerini pekiştirdi; çünkü Yeruşalime yapıldığı gibi bütün gökler altında yapılmamıştır. Musanın şeriatinde yazılmış olduğu gibi, bütün bu kötülük başımıza geldi; fakat fesatlarımızdan dönelim, ve senin hakikatinde anlayışlı olalım diye Allahımız RABBİN yüzünü dilemedik. Ve kötülüğü üzerimize getirmekte RAB uyanık davrandı, ve onu üzerimize getirdi; çünkü yaptığı bütün işlerinde Allahımız RAB âdildir, ve onun sözünü biz dinlemedik. Ve şimdi, sen ki, kavmını Mısır diyarından kuvvetli el ile çıkardın, ve bugün olduğu gibi kendine nam kazandın, ey Allahımız Rab! biz suç ettik, biz kötülük ettik. Bütün adaletli işlerinden ötürü, ya Rab, sana niyaz ederim, kendi şehrinden, Yeruşalimden, mukaddes dağından öfken ve kızgınlığın dönsün; çünkü bizim suçlarımız ve atalarımızın fesadı yüzünden Yeruşalimle kendi kavmın çevremizdekilerin hepsine rüsvay oldu. Ve şimdi, ey Allahımız, bu kulunun duasını ve yalvarışlarını dinle, ve viran olan kendi makdisinin üzerine yüzünü Rab uğrunda parlat. Ey Allahım, kulağını iğ ve işit; gözlerini aç, ve viranelerimize, ve isminle çağırılan şehre bak; çünkü salâhımızdan ötürü değil, ancak senin büyük rahmetlerinden ötürü yalvarışlarımızı önüne arzediyoruz. Ya Rab, işit; ya Rab, bağışla; ya Rab, iyi dinle ve yap; kendi uğrunda geciktirme, ey Allahım, çünkü kendi şehrin ve kavmının üzerine senin ismin çağırılıyor.

DANİEL 9:3-19 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

Bunun üzerine yüzümü Rab Tanrı'ya çevirdim. Duayla, yakarışla, oruçla O'na yalvardım; çul kuşanıp külde oturdum. RAB Tanrım'a dua edip günahlarımızı itiraf ettim. Şöyle dedim: “Ya Rab, kendisini sevenlerle, buyruklarına uyanlarla yaptığı antlaşmaya bağlı kalan yüce ve görkemli Tanrı! Buyruklarından, ilkelerinden ayrılıp günah, suç işledik, kötülük yaptık, başkaldırdık. Senin adına krallarımıza, önderlerimize, atalarımıza, ülkedeki bütün halka seslenen kulların peygamberleri dinlemedik. “Sen adaletlisin, ya Rab! Sadakatsizliğimiz yüzünden bizi uzak yakın ülkelere sürdün. Oralarda yaşayan biz Yahudiler, Yeruşalim halkı, İsrailliler bugün utanç içindeyiz. Evet, ya RAB, bizler, krallarımız, önderlerimiz, atalarımız sana karşı işlediğimiz günah yüzünden utanç içindeyiz. Sana karşı geldiğimiz halde, sen acıyan, bağışlayan Tanrımız Rab'sin. Tanrımız RAB'bin sözüne kulak vermedik, kulları peygamberler aracılığıyla bize verdiği yasalara uymadık. Bütün İsrail halkı yasanı çiğnedi, sırtını sana dönüp seni dinlemek istemedi. “Bu yüzden Tanrı kulu Musa'nın Yasası'nda yazılan lanet başımıza yağdı, içilen ant yerine geldi. Çünkü sana karşı günah işledik. Üzerimize büyük yıkım getirerek bizim ve bizi yöneten önderlerimiz için söylediğin sözleri yerine getirdin. Yeruşalim'in başına gelen, göğün altındaki başka hiçbir kentin başına gelmemiştir. Musa'nın Yasası'nda yazıldığı gibi, bütün bu yıkımlar başımıza geldi. Buna karşın, ey Tanrımız RAB, suçumuzdan dönüp senin gerçeklerine yönelerek lütfunu dilemedik. RAB üzerimize yıkım göndermekten caymadı. Çünkü Tanrımız RAB yaptığı her şeyde adildir. Bizse O'nun sözüne kulak vermedik. “Ey Tanrımız Rab, sen halkını Mısır'dan güçlü elinle çıkardın ve bugün olduğu gibi ün kazandın. Bizse günah işledik, kötülük yaptık. Ya Rab, doğru işlerin uyarınca kentin Yeruşalim'den, kutsal dağından öfkeni, kızgınlığını kaldırmanı dilerim. Günahlarımız ve atalarımızın suçları yüzünden Yeruşalim de halkın da çevremizdekilerin tümüne alay konusu oldu. “Şimdi, ey Tanrımız, kulunun duasını, yakarışını işit. Adın uğruna, ya Rab, yüzünü viran tapınağına çevir. Ey Tanrım, kulak ver ve işit! Gözlerini aç, senin olan viran kenti gör. Doğruluğumuzdan değil, senin büyük merhametinden ötürü dilekte bulunuyoruz. Ya Rab, dinle! Ya Rab, bağışla! İşit ve davran, ya Rab! Ey Tanrım, adının hatırı için gecikme! Çünkü kent ve halk senindir.”