1.SAMUEL 29:1-11
1.SAMUEL 29:1-11 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Filistliler bütün ordularını Afek'te topladılar. İsrailliler ise Yizreel'deki pınarın yanına kurdukları ordugahta kalıyorlardı. Filist beyleri yüzer ve biner kişilik birliklerle ilerliyordu. Davut'la adamlarıysa Akiş'le birlikte geriden geliyorlardı. Filistli komutanlar, “Bu İbraniler'in burada ne işi var?” diye sorunca, Akiş şu karşılığı verdi: “Bu, İsrail Kralı Saul'un görevlisi Davut'tur. Bir yıldan uzun süredir yanımda kalıyor. Bana geldiğinden beri kendisinde hiçbir kötülük bulamadım.” Ama Filistli komutanlar Akiş'e öfkelendiler. “Adamı geri gönder, kendisine verdiğin yere dönsün” dediler, “Bizimle birlikte savaşa gelmesin; yoksa savaş sırasında bize karşı çıkar. Efendisinin beğenisini nasıl kazanabilir? Adamlarımızın başını ona vermekten daha iyi bir yol bulabilir mi? Çalıp oynarken, ‘Saul binlercesini öldürdü, Davut'sa on binlercesini’ diye hakkında ezgiler okudukları Davut değil mi bu?” Bunun üzerine Akiş, Davut'u çağırıp, “Yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, sen dürüst bir kişisin” dedi, “Benimle birlikte savaşa katılmanı isterdim. Yanıma geldiğin günden bu yana ters bir davranışını görmedim. Ama Filist beyleri seni uygun görmedi. Şimdi geri dön ve esenlikle git. Filist beylerinin gözünde ters bir davranışta bulunma.” Davut, “Ama ben ne yaptım?” diye sordu, “Yanına geldiğimden bu yana bende ne buldun ki, gidip efendim kralın düşmanlarına karşı savaşmayayım?” Akiş, “Biliyorum, sen benim gözümde Tanrı'nın bir meleği gibi iyisin” diye yanıtladı, “Ne var ki Filistli komutanlar, ‘Bizimle savaşa gelmesin’ diyorlar. Seninle gelmiş olan efendin Saul'un kullarıyla birlikte sabah erkenden kalkın ve tan ağarır ağarmaz gidin.” Böylece Davut'la adamları Filist ülkesine dönmek üzere sabah erkenden kalktılar. Filistliler ise Yizreel'e gittiler.
1.SAMUEL 29:1-11 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
V E Filistîler bütün ordularını Afeke topladılar; ve İsrailîler Yizreeldeki pınarın yanına ordugâh kurdular. Ve Filistîlerin beyleri yüzlerle ve binlerle geçtiler; ve Davudla adamları Akişle beraber dümdarda geçiyorlardı. Ve Filistîlerin reislerine dediler: Bu İbranîlerin burada ne işleri var? Ve Akiş Filistîlerin reislerine dedi: Bu adam bugünlerde, yahut daha doğrusu bu yıllarda yanımda olan İsrail kıralı Saulun kulu Davud değil mi? ve bana düştüğü günden bugüne kadar kendisinde bir şey bulmadım. Ve Filistîlerin reisleri ona öfkelendiler; ve Filistîlerin reisleri ona dediler: Bu adamı geri gönder de yerine, kendisine tayin ettiğin yere, dönsün, ve bizimle cenge inmesin, yoksa cenkte bize düşmanlık eder; çünkü efendisine ne ile makbul olur? bu adamların başları ile değil mi? Rakıslarda: Saul vurdu binlerini, Davud da on binlerini, diye hakkında birbirlerine terennüm ettikleri Davud bu değil midir? Ve Akiş Davudu çağırıp ona dedi: Hay olan RABBİN hakkı için, sen doğrusun, orduda da benimle çıkışın ve girişin gözümde iyidir; çünkü yanıma geldiğin günden bugüne kadar sende bir kötülük bulmadım; fakat beylerin gözünde sen iyi değilsin. Ve şimdi dön, ve selâmetle git, ve Filistî beylerinin gözünde kötülük etme. Ve Davud Akişe dedi: Fakat ben ne yaptım? ve senin önünde olduğum günden bugüne kadar kulunda ne buldun ki, efendim kıralın düşmanlarına karşı gidip cenketmiyeyim? Ve Akiş cevap verip Davuda dedi: Biliyorum ki, benim gözümde sen Allahın bir meleği gibi iyisin; ancak Filistîlerin reisleri: Bizimle beraber cenge çıkmıyacaktır, dediler. Ve şimdi, seninle beraber gelmiş olan kendi efendinin kulları ile sen sabahlayın erken kalk; ve sabahlayın erken kalktığınız zaman ortalık ışıyınca, gidin. Ve Davud Filistîler diyarına dönmek üzre, kendisi ve adamları sabahlayın yola çıkmak için erken kalktılar. Ve Filistîler Yizreele çıktılar.
1.SAMUEL 29:1-11 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Filistliler bütün ordularını Afek'te topladılar. İsrailliler ise Yizreel'deki pınarın yanına kurdukları ordugahta kalıyorlardı. Filist beyleri yüzer ve biner kişilik birliklerle ilerliyordu. Davut'la adamlarıysa Akiş'le birlikte geriden geliyorlardı. Filistli komutanlar, “Bu İbraniler'in burada ne işi var?” diye sorunca, Akiş şu karşılığı verdi: “Bu, İsrail Kralı Saul'un görevlisi Davut'tur. Bir yıldan uzun süredir yanımda kalıyor. Bana geldiğinden beri kendisinde hiçbir kötülük bulamadım.” Ama Filistli komutanlar Akiş'e öfkelendiler. “Adamı geri gönder, kendisine verdiğin yere dönsün” dediler, “Bizimle birlikte savaşa gelmesin; yoksa savaş sırasında bize karşı çıkar. Efendisinin beğenisini nasıl kazanabilir? Adamlarımızın başını ona vermekten daha iyi bir yol bulabilir mi? Çalıp oynarken, ‘Saul binlercesini öldürdü, Davut'sa on binlercesini’ diye hakkında ezgiler okudukları Davut değil mi bu?” Bunun üzerine Akiş, Davut'u çağırıp, “Yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, sen dürüst bir kişisin” dedi, “Benimle birlikte savaşa katılmanı isterdim. Yanıma geldiğin günden bu yana ters bir davranışını görmedim. Ama Filist beyleri seni uygun görmedi. Şimdi geri dön ve esenlikle git. Filist beylerinin gözünde ters bir davranışta bulunma.” Davut, “Ama ben ne yaptım?” diye sordu, “Yanına geldiğimden bu yana bende ne buldun ki, gidip efendim kralın düşmanlarına karşı savaşmayayım?” Akiş, “Biliyorum, sen benim gözümde Tanrı'nın bir meleği gibi iyisin” diye yanıtladı, “Ne var ki Filistli komutanlar, ‘Bizimle savaşa gelmesin’ diyorlar. Seninle gelmiş olan efendin Saul'un kullarıyla birlikte sabah erkenden kalkın ve tan ağarır ağarmaz gidin.” Böylece Davut'la adamları Filist ülkesine dönmek üzere sabah erkenden kalktılar. Filistliler ise Yizreel'e gittiler.