1.SAMUEL 10:1-27

1.SAMUEL 10:1-27 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Sonra Samuel yağ kabını alıp yağı Saul'un başına döktü. Onu öpüp şöyle dedi: “RAB seni kendi halkına önder olarak meshetti. Bugün benden ayrıldıktan sonra Benyamin sınırında, Selsah'taki Rahel'in mezarı yanında iki kişiyle karşılaşacaksın. Sana, ‘Aramaya çıktığın eşekler bulundu’ diyecekler, ‘Baban eşekleri düşünmekten vazgeçti, oğlum için ne yapsam diye sizin için kaygılanmaya başladı.’ Oradan daha ilerleyip Tavor'daki meşe ağacına varacaksın. Orada biri üç oğlak, biri üç somun ekmek, öbürü de bir tulum şarapla Tanrı'nın huzuruna, Beytel'e çıkan üç adamla karşılaşacaksın. Seni selamlayıp iki somun ekmek verecekler. Sen de kabul edeceksin. Sonra Filist ordugahının bulunduğu Givat-Elohim'e varacaksın. Kente girince, önlerinde çenk, tef, kaval ve lir çalanlarla birlikte peygamberlik ederek tapınma yerinden inen bir peygamber topluluğuyla karşılaşacaksın. RAB'bin Ruhu senin üzerine güçlü bir biçimde inecek. Onlarla birlikte peygamberlikte bulunacak ve başka bir kişiliğe bürüneceksin. Bu belirtiler gerçekleştiğinde, duruma göre gerekeni yap. Çünkü Tanrı seninledir. Şimdi benden önce Gilgal'a git. Yakmalık sunuları sunmak ve esenlik kurbanlarını kesmek için ben de yanına geleceğim. Ancak, ben yanına gelip ne yapacağını bildirene dek yedi gün beklemen gerekecek.” Saul, Samuel'in yanından ayrılmak üzere ona sırtını döner dönmez, Tanrı ona başka bir kişilik verdi. O gün bütün bu belirtiler gerçekleşti. Giva'ya varınca, Saul'u bir peygamber topluluğu karşıladı. Tanrı'nın Ruhu güçlü bir biçimde üzerine indi ve Saul onlarla birlikte peygamberlikte bulunmaya başladı. Onu önceden tanıyanların hepsi, peygamberlerle birlikte peygamberlikte bulunduğunu görünce, birbirlerine, “Ne oldu Kiş oğluna? Saul da mı peygamber oldu?” diye sordular. Orada oturanlardan biri, “Ya onların babası kim?” dedi. İşte, “Saul da mı peygamber oldu?” sözü buradan gelir. Saul peygamberlikte bulunduktan sonra tapınma yerine çıktı. Amcası, Saul ile hizmetkârına, “Nerede kaldınız?” diye sordu. Saul, “Eşekleri arıyorduk” diye karşılık verdi, “Onları bulamayınca, Samuel'e gittik.” Amcası, “Samuel sana neler söyledi, lütfen bana da anlat” dedi. Saul, “Eşeklerin bulunduğunu bize açıkça bildirdi” diye yanıtladı. Ama Samuel'in krallıkla ilgili sözlerini amcasına açıklamadı. Sonra Samuel, İsrail halkını Mispa'da RAB için bir araya getirip şöyle dedi: “İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Ben İsrailliler'i Mısır'dan çıkardım. Mısırlılar'ın ve size baskı yapan bütün krallıkların elinden sizi kurtardım.’ Ama siz bugün bütün zorluk ve sıkıntılarınızdan sizi kurtaran Tanrınız'a sırt çevirdiniz ve, ‘Hayır, bize bir kral ata’ dediniz. Şimdi RAB'bin önünde oymak oymak, boy boy dizilin.” Samuel bütün İsrail oymaklarını bir bir öne çıkardı. Bunlardan Benyamin oymağı kurayla seçildi. Sonra Benyamin oymağını boy boy öne çağırdı. Matri'nin boyu seçildi. En sonunda da Matri boyundan Kiş oğlu Saul seçildi. Onu aradılarsa da bulamadılar. Yine RAB'be, “O daha buraya gelmedi mi?” diye sordular. RAB de, “O burada, eşyaların arasında saklanıyor” dedi. Bunun üzerine koşup Saul'u oradan getirdiler. Saul halkın arasına geldi. Boyu hepsinden bir baş uzundu. Samuel halka, “RAB'bin seçtiği adamı görüyor musunuz?” dedi, “Bütün halkın arasında bir benzeri yok.” Bunun üzerine halk, “Yaşasın kral!” diye bağırdı. Samuel krallığın ilkelerini halka açıkladı. Bunları kitap haline getirip RAB'bin önüne koydu. Sonra herkesi evine gönderdi. Saul da Giva'ya, kendi evine döndü. Tanrı'nın isteklendirdiği yiğitler ona eşlik ettiler. Ama bazı kötü kişiler, “O bizi nasıl kurtarabilir?” diyerek Saul'u küçümsediler ve ona armağan vermediler. Saul ise buna aldırmadı.

1.SAMUEL 10:1-27 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

V E Samuel yağ şişesini aldı, ve onun başı üzerine döktü, ve onu öpüp dedi: Kendi mirası üzerine reis olarak RAB seni meshetti, değil mi? Bugün yanımdan ayrıldıktan sonra Benyamin sınırında Tseltsahta, Rahelin kabri yanında iki adam bulacaksın, ve onlar sana diyecekler: Aramağa gittiğin eşekler bulundu; ve işte, baban eşek işini bıraktı, ve: Oğlum için ne yapayım? diye sizin kaygınıza düştü. Ve oradan ileri gidip Tabor meşesine varacaksın; ve Allaha, Beyt-ele çıkan, biri üç oğlak taşıyan, biri üç somun ekmek taşıyan, biri de bir tulum şarap taşıyan üç adam orada seni bulacaklar; senden hal ve hatır soracaklar, ve sana iki ekmek verecekler, sen de onların elinden alacaksın. Ondan sonra Filistî askerinin bulunduğu Allah tepesine varacaksın; ve vaki olacak ki, oraya, şehre girdiğin zaman, önlerinde santur, ve tef, ve zurna, ve çenk olarak yüksek yerden inmekte olan bir peygamber zümresine rastlıyacaksın; ve onlar peygamberlik etmekte olacaklar; ve senin üzerine RABBİN Ruhu kuvvetle gelecek, ve onlarla beraber peygamberlik edeceksin, ve değişip başka bir adam olacaksın. Ve vaki olsun ki, sana bu alâmetler olunca, kendin için elinden geleni yap, çünkü Allah seninle beraberdir. Ve benim önümce Gilgala ineceksin; ve işte, yakılan takdimeler arzetmek, ve selâmet kurbanları kesmek için senin yanına ineceğim; ben senin yanına gelip ne yapacağını sana bildirinciye kadar yedi gün bekliyeceksin. Ve vaki oldu ki, Samuelin yanından yola çıkmak için sırtını çevirdiği zaman, RAB ona başka bir yürek verdi; ve o gün bütün bu alâmetler oldu. Ve oraya Gibeaya gelince, işte, onu bir peygamber zümresi karşıladı; ve kendi üzerine Allahın Ruhu kuvvetle geldi, ve onların arasında peygamberlik etti. Ve vaki oldu ki, önceden onu tanıyanların hepsi, işte, peygamberlerle peygamberlik ettiğini gördüler, o zaman kavm birbirine dediler: Kiş oğluna vaki olan bu şey nedir? Saul da mı peygamberler arasında? Ve oralı bir adam cevap verip dedi: Ya onların babası kimdir? Bundan ötürü, Saul da mı peygamberler arasında? sözü mesel oldu. Ve peygamberlik etmeği bitirince yüksek yere geldi. Ve Saulun amcası ona ve uşağına: Nereye gittiniz? dedi. Ve o dedi: Eşekleri aramağa; ve bulunmadıklarını görünce Samuelin yanına geldik. Ve Saulun amcası dedi: Rica ederim, Samuelin sana ne dediğini bana bildir. Ve Saul amcasına dedi: Eşeklerin bulunduğunu bize açıkça bildirdi. Fakat Samuelin söylediği kırallık sözünü ona bildirmedi. Ve Samuel kavmı Mitspaya, RABBE topladı; ve İsrail oğullarına dedi: İsrailin Allahı RAB şöyle diyor: İsraili Mısırdan ben çıkardım, ve Mısırlıların elinden, ve sizi sıkıştıran bütün kırallıkların elinden sizi azat ettim; fakat siz, bütün belâlarınızdan ve sıkıntılarınızdan sizi kurtaran o Allahınızı bugün reddettiniz; ve ona: Hayır, fakat üzerimize bir kıral koy, dediniz. Ve şimdi sıptlarınıza göre, ve binlerinize göre RABBİN önünde durun. Ve Samuel İsrailin bütün sıptlarını yaklaştırdı, ve Benyamin sıptı tutuldu. Ve Benyamin sıptını aşiretlerine göre yaklaştırdı, ve Matrîler aşireti tutuldu; ve Kişin oğlu Saul tutuldu; ve onu aradıkları zaman bulunamadı. Ve tekrar RABDEN sordular: Buraya gelecek daha kimse var mı? Ve RAB dedi: İşte, o eşya arasına saklandı. Ve koşup onu oradan aldılar; ve kavm arasında durduğu zaman, omuzundan yukarısı bütün kavmın boyunu geçiyordu. Ve Samuel bütün kavma dedi: Bütün kavm arasında benzeri olmıyan RABBİN seçtiği adamı gördünüz mü? Ve bütün kavm bağırıp: Yaşasın kıral! dediler. Ve Samuel kırallığın usulünü kavma söyledi, ve kitaba yazıp RABBİN önüne koydu. Ve Samuel bütün kavmı, herkesi kendi evine gönderdi. Ve Saul da Gibeaya, kendi evine gitti; ve Allahın yüreklerine dokunduğu yiğitler onunla beraber gittiler. Fakat bazı yaramaz adamlar dediler: Bu adam bizi nasıl kurtaracak? Ve onu hor görüp kendisine hediye götürmediler. Fakat Saul işitmemezlikten geldi.

1.SAMUEL 10:1-27 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

Sonra Samuel yağ kabını alıp yağı Saul'un başına döktü. Onu öpüp şöyle dedi: “RAB seni kendi halkına önder olarak meshetti. Bugün benden ayrıldıktan sonra Benyamin sınırında, Selsah'taki Rahel'in mezarı yanında iki kişiyle karşılaşacaksın. Sana, ‘Aramaya çıktığın eşekler bulundu’ diyecekler, ‘Baban eşekleri düşünmekten vazgeçti, oğlum için ne yapsam diye sizin için kaygılanmaya başladı.’ Oradan daha ilerleyip Tavor'daki meşe ağacına varacaksın. Orada biri üç oğlak, biri üç somun ekmek, öbürü de bir tulum şarapla Tanrı'nın huzuruna, Beytel'e çıkan üç adamla karşılaşacaksın. Seni selamlayıp iki somun ekmek verecekler. Sen de kabul edeceksin. Sonra Filist ordugahının bulunduğu Givat-Elohim'e varacaksın. Kente girince, önlerinde çenk, tef, kaval ve lir çalanlarla birlikte peygamberlik ederek tapınma yerinden inen bir peygamber topluluğuyla karşılaşacaksın. RAB'bin Ruhu senin üzerine güçlü bir biçimde inecek. Onlarla birlikte peygamberlikte bulunacak ve başka bir kişiliğe bürüneceksin. Bu belirtiler gerçekleştiğinde, duruma göre gerekeni yap. Çünkü Tanrı seninledir. Şimdi benden önce Gilgal'a git. Yakmalık sunuları sunmak ve esenlik kurbanlarını kesmek için ben de yanına geleceğim. Ancak, ben yanına gelip ne yapacağını bildirene dek yedi gün beklemen gerekecek.” Saul, Samuel'in yanından ayrılmak üzere ona sırtını döner dönmez, Tanrı ona başka bir kişilik verdi. O gün bütün bu belirtiler gerçekleşti. Giva'ya varınca, Saul'u bir peygamber topluluğu karşıladı. Tanrı'nın Ruhu güçlü bir biçimde üzerine indi ve Saul onlarla birlikte peygamberlikte bulunmaya başladı. Onu önceden tanıyanların hepsi, peygamberlerle birlikte peygamberlikte bulunduğunu görünce, birbirlerine, “Ne oldu Kiş oğluna? Saul da mı peygamber oldu?” diye sordular. Orada oturanlardan biri, “Ya onların babası kim?” dedi. İşte, “Saul da mı peygamber oldu?” sözü buradan gelir. Saul peygamberlikte bulunduktan sonra tapınma yerine çıktı. Amcası, Saul ile hizmetkârına, “Nerede kaldınız?” diye sordu. Saul, “Eşekleri arıyorduk” diye karşılık verdi, “Onları bulamayınca, Samuel'e gittik.” Amcası, “Samuel sana neler söyledi, lütfen bana da anlat” dedi. Saul, “Eşeklerin bulunduğunu bize açıkça bildirdi” diye yanıtladı. Ama Samuel'in krallıkla ilgili sözlerini amcasına açıklamadı. Sonra Samuel, İsrail halkını Mispa'da RAB için bir araya getirip şöyle dedi: “İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki, ‘Ben İsrailliler'i Mısır'dan çıkardım. Mısırlılar'ın ve size baskı yapan bütün krallıkların elinden sizi kurtardım.’ Ama siz bugün bütün zorluk ve sıkıntılarınızdan sizi kurtaran Tanrınız'a sırt çevirdiniz ve, ‘Hayır, bize bir kral ata’ dediniz. Şimdi RAB'bin önünde oymak oymak, boy boy dizilin.” Samuel bütün İsrail oymaklarını bir bir öne çıkardı. Bunlardan Benyamin oymağı kurayla seçildi. Sonra Benyamin oymağını boy boy öne çağırdı. Matri'nin boyu seçildi. En sonunda da Matri boyundan Kiş oğlu Saul seçildi. Onu aradılarsa da bulamadılar. Yine RAB'be, “O daha buraya gelmedi mi?” diye sordular. RAB de, “O burada, eşyaların arasında saklanıyor” dedi. Bunun üzerine koşup Saul'u oradan getirdiler. Saul halkın arasına geldi. Boyu hepsinden bir baş uzundu. Samuel halka, “RAB'bin seçtiği adamı görüyor musunuz?” dedi, “Bütün halkın arasında bir benzeri yok.” Bunun üzerine halk, “Yaşasın kral!” diye bağırdı. Samuel krallığın ilkelerini halka açıkladı. Bunları kitap haline getirip RAB'bin önüne koydu. Sonra herkesi evine gönderdi. Saul da Giva'ya, kendi evine döndü. Tanrı'nın isteklendirdiği yiğitler ona eşlik ettiler. Ama bazı kötü kişiler, “O bizi nasıl kurtarabilir?” diyerek Saul'u küçümsediler ve ona armağan vermediler. Saul ise buna aldırmadı.