1.KRALLAR 18:1-19

1.KRALLAR 18:1-19 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Uzun bir süre sonra kuraklığın üçüncü yılında RAB İlyas'a, “Git, Ahav'ın huzuruna çık” dedi, “Toprağı yağmursuz bırakmayacağım.” İlyas Ahav'ın huzuruna çıkmaya gitti. Samiriye'de kıtlık şiddetlenmişti. Ahav sarayının sorumlusu Ovadya'yı çağırdı. –Ovadya RAB'den çok korkardı. İzebel RAB'bin peygamberlerini öldürdüğünde, Ovadya yüz peygamberi yanına alıp ellişer ellişer mağaralara gizlemiş ve yiyecek, içecek gereksinimlerini karşılamıştı.– Ahav, Ovadya'ya, “Haydi gidip ülkedeki bütün su kaynaklarıyla vadilere bakalım” dedi, “Belki atlarla katırların yaşamasını sağlayacak kadar ot buluruz da onları ölüme terk etmemiş oluruz.” Ahav'la Ovadya, araştırma yapmak üzere ülkeyi aralarında bölüştükten sonra, her biri yalnız başına bir yöne gitti. Ovadya giderken yolda İlyas'la karşılaştı. İlyas'ı tanıyınca yüzüstü yere kapanarak, “Efendim İlyas sen misin?” diye sordu. İlyas, “Evet, benim. Git efendine, ‘İlyas burada’ de” diye karşılık verdi. Ovadya, “Ne günah işledim ki, beni öldürsün diye Ahav'a gönderiyorsun?” dedi ve ekledi: “Tanrın yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, efendimin seni aramak için adam göndermediği ulus ve krallık kalmadı. Ahav ülkelerinde olmadığını söyleyen herkese, seni bulamadıklarına dair ant içirdi. Oysa sen şimdi, ‘Git, efendine İlyas burada de’ diyorsun. Ben senin yanından ayrıldığımda, RAB'bin Ruhu seni bilmediğim bir yere götürebilir. Durumu Ahav'a bildirince, gelip seni bulamazsa beni öldürür. Ben kulun gençliğimden beri RAB'den korkan biriyim. Efendim, İzebel RAB'bin peygamberlerini öldürdüğünde yaptıklarımı duymadın mı? RAB'bin peygamberlerinden yüzünü ellişer ellişer iki mağaraya saklayıp onların yiyecek, içecek gereksinimlerini karşıladım. Ama sen şimdi, ‘Git, efendine İlyas burada de’ diyorsun. O zaman beni öldürür!” İlyas şöyle karşılık verdi: “Hizmetinde bulunduğum yaşayan ve Her Şeye Egemen RAB'bin adıyla diyorum, bugün Ahav'ın huzuruna çıkacağım.” Ovadya gidip Ahav'ı gördü, ona durumu anlattı. Bunun üzerine Ahav İlyas'ı karşılamaya gitti. İlyas'ı görünce, “Ey İsrail'i sıkıntıya sokan adam, sen misin?” diye sordu. İlyas, “İsrail'i sıkıntıya sokan ben değilim, seninle babanın ailesi İsrail'i sıkıntıya soktunuz” diye karşılık verdi, “RAB'bin buyruklarını terk edip Baallar'ın ardınca gittiniz. Şimdi haber sal: Bütün İsrail halkı, İzebel'in sofrasında yiyip içen Baal'ın dört yüz elli peygamberi ve Aşera'nın dört yüz peygamberi Karmel Dağı'na gelip önümde toplansın.”

1.KRALLAR 18:1-19 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

V E çok günler sonra vaki oldu ki, üçüncü yılda İlyaya RABBİN şu sözü geldi: Git, Ahaba görün; ve toprak üzerine yağmur vereceğim. Ve İlya Ahaba görünmek için gitti. Ve Samiriyede kıtlık şiddetli idi. Ve Ahab kendi evi üzerinde olan Obadyayı çağırdı. (Ve Obadya RABDEN çok korkardı; ve vaki oldu ki, İzebel RABBİN peygamberlerini öldürdüğü zaman, Obadya yüz peygamber aldı, ve onları ellişer ellişer mağarada sakladı, ve onları ekmek ve su ile besledi.) Ve Ahab Obadyaya dedi: Memlekette bütün su kaynaklarına ve bütün vadilere git; belki ot buluruz, ve atları ve katırları yaşatırız da hayvanlardan helâk etmeyiz. Ve dolaşmak için diyarı aralarında bölüştüler; Ahab bir yoldan yalnız başına gitti, ve Obadya başka bir yoldan yalnız başına gitti. Ve Obadya yolda idi, ve işte, İlya onu karşıladı; ve onu tanıdı, ve yüz üstü düşüp dedi: Efendim İlya, sen misin? Ve ona dedi: Benim; git, kendi efendine: İşte İlya burada, de. Ve dedi: Ne suç ettim de beni öldürsün diye bu kulunu Ahabın eline veriyorsun? Senin Allahın, hay olan RABBİN hakkı için, efendimin seni aramağa adam göndermediği bir millet ve bir ülke kalmadı; ve: Yoktur, dedikleri zaman, o ülkeye ve o millete seni bulmadıklarına and ettirdi. Ve şimdi sen diyorsun: Git, kendi efendine: İşte, İlya burada, de. Ve vaki olacak ki, senin yanından gittiğim zaman RABBİN Ruhu bilmediğim bir yere seni götürecek; ve gelip Ahaba bildirdiğim zaman o da seni bulamıyınca beni öldürecek; fakat bu kulun çocukluğundan beri RABDEN korkar. İzebel RABBİN peygamberlerini öldürdüğü zaman yaptığım şey, RABBİN peygamberlerinden yüz kişiyi ellişer ellişer nasıl mağarada sakladığım, ve onları ekmek ve su ile beslediğim efendime bildirilmedi mi? Ve şimdi sen diyorsun: Git, efendine: İşte, İlya burada, de; ve o beni öldürecektir. Ve İlya dedi: Önünde durmakta olduğum hay olan ordular RABBİNİN hakkı için, mutlaka bugün ona görüneceğim. Ve Obadya Ahabı karşılamağa gitti, ve ona bildirdi; ve Ahab İlyayı karşılamak için gitti. Ve vaki oldu ki, Ahab İlyayı görünce Ahab ona dedi: Ey İsraili derde sokan adam, sen misin? Ve dedi: İsraili derde ben sokmadım; ancak sen ve babanın evi RABBİN emirlerini bırakarak siz soktunuz, ve Baalların ardınca gittin. Ve şimdi gönder, ve bütün İsraili, ve İzebelin sofrasında yemek yiyen Baalın dört yüz elli peygamberini ve dört yüz Aşera peygamberini Karmel dağına yanıma topla.

1.KRALLAR 18:1-19 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

Uzun bir süre sonra kuraklığın üçüncü yılında RAB İlyas'a, “Git, Ahav'ın huzuruna çık” dedi, “Toprağı yağmursuz bırakmayacağım.” İlyas Ahav'ın huzuruna çıkmaya gitti. Samiriye'de kıtlık şiddetlenmişti. Ahav sarayının sorumlusu Ovadya'yı çağırdı. –Ovadya RAB'den çok korkardı. İzebel RAB'bin peygamberlerini öldürdüğünde, Ovadya yüz peygamberi yanına alıp ellişer ellişer mağaralara gizlemiş ve yiyecek, içecek gereksinimlerini karşılamıştı.– Ahav, Ovadya'ya, “Haydi gidip ülkedeki bütün su kaynaklarıyla vadilere bakalım” dedi, “Belki atlarla katırların yaşamasını sağlayacak kadar ot buluruz da onları ölüme terk etmemiş oluruz.” Ahav'la Ovadya, araştırma yapmak üzere ülkeyi aralarında bölüştükten sonra, her biri yalnız başına bir yöne gitti. Ovadya giderken yolda İlyas'la karşılaştı. İlyas'ı tanıyınca yüzüstü yere kapanarak, “Efendim İlyas sen misin?” diye sordu. İlyas, “Evet, benim. Git efendine, ‘İlyas burada’ de” diye karşılık verdi. Ovadya, “Ne günah işledim ki, beni öldürsün diye Ahav'a gönderiyorsun?” dedi ve ekledi: “Tanrın yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, efendimin seni aramak için adam göndermediği ulus ve krallık kalmadı. Ahav ülkelerinde olmadığını söyleyen herkese, seni bulamadıklarına dair ant içirdi. Oysa sen şimdi, ‘Git, efendine İlyas burada de’ diyorsun. Ben senin yanından ayrıldığımda, RAB'bin Ruhu seni bilmediğim bir yere götürebilir. Durumu Ahav'a bildirince, gelip seni bulamazsa beni öldürür. Ben kulun gençliğimden beri RAB'den korkan biriyim. Efendim, İzebel RAB'bin peygamberlerini öldürdüğünde yaptıklarımı duymadın mı? RAB'bin peygamberlerinden yüzünü ellişer ellişer iki mağaraya saklayıp onların yiyecek, içecek gereksinimlerini karşıladım. Ama sen şimdi, ‘Git, efendine İlyas burada de’ diyorsun. O zaman beni öldürür!” İlyas şöyle karşılık verdi: “Hizmetinde bulunduğum yaşayan ve Her Şeye Egemen RAB'bin adıyla diyorum, bugün Ahav'ın huzuruna çıkacağım.” Ovadya gidip Ahav'ı gördü, ona durumu anlattı. Bunun üzerine Ahav İlyas'ı karşılamaya gitti. İlyas'ı görünce, “Ey İsrail'i sıkıntıya sokan adam, sen misin?” diye sordu. İlyas, “İsrail'i sıkıntıya sokan ben değilim, seninle babanın ailesi İsrail'i sıkıntıya soktunuz” diye karşılık verdi, “RAB'bin buyruklarını terk edip Baallar'ın ardınca gittiniz. Şimdi haber sal: Bütün İsrail halkı, İzebel'in sofrasında yiyip içen Baal'ın dört yüz elli peygamberi ve Aşera'nın dört yüz peygamberi Karmel Dağı'na gelip önümde toplansın.”