1.KORİNTLİLER 10:23-30
1.KORİNTLİLER 10:23-30 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
“Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yararlı değildir. “Her şey serbest” diyorsunuz, ama her şey yapıcı değildir. Herkes kendi yararını değil, başkalarının yararını gözetsin. Kasaplar çarşısında satılan her eti vicdan sorunu yapmadan, sorgusuz sualsiz yiyin. Çünkü “Yeryüzü ve içindeki her şey Rab'bindir.” İman etmemiş biri sizi yemeğe çağırır, siz de gitmek isterseniz, önünüze konulan her şeyi vicdan sorunu yapmadan, sorgusuz sualsiz yiyin. Ama biri size, “Bu kurban etidir” derse, hem bunu söyleyen için, hem de vicdan huzuru için yemeyin. Senin değil, öbür adamın vicdan huzuru için demek istiyorum. Benim özgürlüğümü neden başkasının vicdanı yargılasın? Şükrederek yemeğe katılırsam, şükrettiğim yiyecekten ötürü neden kınanayım?
1.KORİNTLİLER 10:23-30 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
Her şey caizdir; fakat her şey faideli değildir. Her şey caizdir; fakat her şey bina etmez. Herkes kendisinin iyiliğini değil, fakat başkasınınkini arasın. Vicdan için hiç bir şey tahkik etmiyerek kasaplar çarşısında satılan her şeyi yiyin; çünkü: “Yeryüzü ve onun doluluğu Rabbindir.” Eğer iman etmiyenlerden biri sizi çağırır, ve gitmek isterseniz, vicdan için hiç bir şey tahkik etmiyerek önünüze konulan her şeyi yiyin. Fakat eğer biri size: Bu bir kurban etidir, derse, o haber veren için ve vicdan için yemeyin; vicdan diyorum, senin değil, ötekinin vicdanı; çünkü niçin benim hürriyetime başka vicdanla hükmolunuyor? Eğer şükrederek hissemi alıyorsam, şükrettiğim şeyden dolayı niçin takbih olunuyorum?
1.KORİNTLİLER 10:23-30 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Her şey yasaldır; ama her şey yararlı değildir. Kuşkusuz her şey yasaldır, ama her şey yapıcı değildir. Kimse kendi yararını aramasın, başkasının yararını arasın. Et pazarında satılan her şeyi vicdanınız rahatsız olmadan yiyin. Çünkü, “Yeryüzü ve içindeki her şey Rab'bindir.” İnanlı olmayan biri sizi evine çağırır, siz de gitmek isterseniz, önünüze konulan her şeyi vicdanınız rahatsız olmadan yiyin. Ama biri çıkar da size, “Bu yalancı ilahlara kesilmiştir” derse, bu bilgiyi verenin yararına ve vicdan rahatlığı için onu yemeyin. Vicdan rahatlığı diyorum. Bu kendi vicdanınız değil, karşınızdakinin vicdanıdır. Yine biri, “Başka birinin vicdanı elvermiyor diye neden benim özgürlüğüm kısıtlansın?” diyebilir, “Teşekkür ederek, Tanrı'ya şükür sunarak yediğim şey için neden kötüleneyim?”