LUKA 24:1-23

LUKA 24:1-23 KKDEU

Haftanın ilk günü, sabah erkenden kadınlar hazırladıkları kokuları yanlarına alıp mezara geldiler. Taşı mezardan yuvarlanmış buldular. İçeri girince Rab İsa'nın cesedini bulamadılar. Onlar bu işe şaşıp dururken, ansızın yanlarında göz kamaştırıcı parlaklıkta giysiler kuşanmış iki adam durdu. Kadınlar korkuyla yüzlerini yere eğerken, adamlar, “Diri olanı neden ölüler arasında arıyorsunuz?” dediler, “O burada değil, çünkü dirilmiştir. Daha Galile'deyken size söylediğini anımsayın. ‘İnsanoğlu'nun günahlı insanlar eline verilmesi, çarmıha gerilmesi ve üçüncü gün dirilmesi gerektir’ demişti.” Kadınlar İsa'nın bu sözlerini anımsadılar. Mezardan geri dönüp olup bitenleri on bir öğrenciye ve geriye kalan herkese anlattılar. Olayı habercilere anlatanlar Magdalalı Meryem, Yoanna, Yakup'un annesi Meryem ve beraberinde gelen başka kadınlardı. Ne var ki, bu sözler habercilere saçma geldi, kadınlara inanmadılar. Ama Petrus kalkıp mezara koştu. İçeriye eğildiğinde, sadece keten bezleri gördü. Olanlara şaşarak evine gitti. O gün onlardan ikisi Yeruşalim'den yaklaşık on bir kilometre uzaklıkta Emmaos denen bir kasabaya gidiyordu. Olup bitenleri birbirleriyle konuşuyorlardı. Onlar konuşup tartışırken İsa yaklaştı, onlarla birlikte yürüdü. Ne var ki, gözleri İsa'yı tanımaktan alıkondu. İsa, “Yolda yürürken birbirinizle konuşup durduğunuz nedir?” diye sordu. Duraksadılar. Üzüntü içindeydiler. Bunlardan adı Kleopas olan İsa'yı yanıtladı: “Bu günlerde Yeruşalim'de olup da orada geçen olaylardan hiç haberi olmayan tek kişi sen misin?” İsa, “Hangi olaylar?” diye sordu. “Nasıralı İsa'ya ilişkin olaylar” dediler, “Tanrı'nın önünde de, tüm halkın önünde de işleri ve sözleriyle güçlü bir peygamber olan İsa'ya. “Başkâhinlerimiz ve yöneticilerimiz O'nu ölümle yargılanması için valiye verdiler; sonra O'nu çarmıha gerdiler. Oysa biz İsrail'i kurtaracak kişinin O olacağını umuyorduk. Üstelik bütün bunlar olduktan üç gün sonra, aramızdan bazı kadınlar bizi şaşkına çevirdiler. Sabahın çok erken saatinde mezara uğradılar. Ama O'nun cesedini bulamadılar. Gelip bize, bir görüm gördüklerini, meleklerin O'nun yaşadığını bildirdiğini söylediler.